Osmanlı Hanedanı Frengi'den Haremle Mi Korundu?
Harem ve Frengi: Hanedanın Soyunu ve Sağlığını Korumak
Nevin BİLGİN
Osmanlı İmparatorluğu’nun en gizemli kurumlarından biri olan harem, yüzyıllar boyunca değişik yorumlarla karşılanmıştır.
Batılı seyyahlar ve oryantalist yazarlar burayı “zevk ve ihtirasın mekânı” olarak anlatmaktadır. Harem; devletin soy, sağlık ve güvenlik sistemini de içeriyordu.
Harem, padişahın özel alanı olduğu kadar, hanedanın biyolojik devamını ve padişahın sağlığını koruyan kapalı bir kurumdu.
Soy Güvenliği
Osmanlı’da tahta çıkma hakkı yalnızca haremde doğan meşru erkek çocuklara aitti.
Dolayısıyla harem, yalnızca kadınların yaşadığı bir yer değil, hanedanın soy üretim merkeziydi.
Saraya alınan kadınlar, soyluluk, ahlak ve özellikle sağlık açısından titizlikle seçilirdi.
Bu kadınlar önce uzun bir eğitim sürecine girerdi: müzik, dikiş, edep, din bilgisi, Osmanlıca yazı gibi dersler alırlardı.
Ancak sarayda belirli olgunluğa eriştiklerinde padişaha takdim edilirlerdi.
Böylece harem, hem kadın eğitiminin, hem de hanedan soyunun korunmasının kurumsal yapısı hâline gelmişti.
Bakirelik Esastı
Osmanlı haremine alınan kadınların büyük çoğunluğu bakireydi. Bu, sadece ahlaki değil, tıbbi ve soy güvenliği açısından zorunlu bir kuraldı. Harem’e giren her kadın önce “muayene-i sıhhiye”, yani sağlık muayenesinden geçirilirdi. Özellikle frengi (syphilis), belsoğukluğu gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı inceleme yapılırdı. Daha önce evlenmiş veya cinsel ilişkiye girmiş bir kadının haremde bulunması istisnaî durumdu. Cariyeler genellikle Kafkasya, Gürcistan, Bosna veya Çerkez kökenli, 8–14 yaş arası genç kızlardı. Bu kızlar yıllarca eğitilir, disiplinli biçimde büyütülür ve yalnızca padişahın ilgisini çekerlerse “ikbal” ya da “haseki” konumuna yükselirlerdi.
Tarihçi İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Saray Teşkilatı adlı eserinde bunu açıkça belirtir:
“Cariyelerden hiçbiri evvelce evlenmiş değildir; haremde bakire olarak bulunurlar.”
Aynı şekilde Leslie Peirce, The Imperial Harem: Women and Sovereignty in the Ottoman Empire (Oxford University Press, 1993) adlı eserinde:
“Haremdeki kadınların büyük kısmı saraya bakire olarak girer, padişahın cinsel temas hakkı dışında hiçbir erkekle temasları olmaz,”
der.
Bakirelik, haremde soyun saflığı ve hastalıksız nesil üretimi anlamına geliyordu.
🔹 Frengi Salgınları
15. yüzyılın sonlarından itibaren Avrupa’da frengi salgınları büyük bir toplumsal yıkım yarattı.
Savaşlar, açık fahişelik, korunmasız ilişkiler ve hijyen eksikliği, frengiyi krallar dahil herkese bulaştırdı.
Bazı hükümdarlar ve soyluların bu hastalıktan öldüğü veya etkilendiği tarihî kayıtlarda yer alır:
Dönem
Kişi
İddia
Kaynak
15.–16. yy
Kral Henry VIII (İngiltere)
Frengi geçirdiği iddia edilir, ancak ölüm nedeni kesin değildir.
PubMed / PMC
15. yy
Kral Edward IV (İngiltere)
Ölümünün frengiyle bağlantılı olabileceği öne sürülür.
Cambridge University Press
18. yy
Joseph I, Kutsal Roma İmparatoru
Cinsel yolla bulaşan bir hastalık nedeniyle soyunun devamı engellenmiş olabilir.
Wikipedia – Joseph I
19. yy
Lord Randolph Churchill
Frengiden öldüğü iddia edilmiş, sonradan reddedilmiştir.
WinstonChurchill.org
20. yy başı
Vladimir Lenin (SSCB)
Beyin felci ve sinir çöküşünün frengiyle bağlantılı olabileceği iddia edilmiştir, kanıtlanmamıştır.
IWTravel
1900’lü yıllarda frengiden kesin olarak ölen bir lider yoktur, ancak birçok siyasi figürün frengi şüphesi taşıdığı bilinmektedir.
Bu da tıbbi gizlilik ve dönemin politik nedenleriyle örtülmüştür.
Haremde Korunma ve Denetim Mekanizması
Osmanlı sarayında frengi tehlikesi, harem sisteminin sıkı kurallarıyla büyük ölçüde önlendi:
Kadınlar harem hekimleri tarafından düzenli olarak muayene edilirdi.
Saraya giren her kadın önce karantina sürecine tabi tutulurdu.
Harem dışı temas kesinlikle yasaktı.
Bu yapı sayesinde padişah ve hanedan üyeleri cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korundu.
Yani harem, sadece soyun devamını değil, hanedanın biyolojik sağlığını da güvence altına alıyordu.
Kaynakça:
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30350130/
https://winstonchurchill.org/publications/finest-hour/finest-hour-117/keeping-the-memory-green-and-the-record-accurate-leading-churchill-myths
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/7642984/
https://tigindergisi.com.tr/Makaleler
https://ansiklopedi.tubitak.gov.tr/ansiklopedi/harem
İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Saray Teşkilatı, Türk Tarih Kurumu Yayınları.
https://historycollection.com/16-historical-figures-who-suffered-from-stds/
https://tarihistory.com/arastirmalar/ortacagin-aidsi-frengi/
https://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/03/160311_harem_tartismasi
Cengiz Göncü, Harem ve Cariyelik
https://www.youtube.com/watch?v=wSw14kQorHg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder