Yoga: Spiritüel Yolculuktan Ticari Bir
Aktiviteye
(1.Bölüm)
Gözlerimi
kapattığımda, gözlerimin üzerindeki göz bandı, adeta yoga sonrası 2 ya da 3
dakikalık meditasyon sırasında kendimi en huzurlu ve rahat hissettiğim bir zaman
dilimi haline geliyor. Bandın içindeki lavanta, tarçın, karanfil kokularının
birleşimiyle birlikte, hocanın sakin sesiyle verdiği "vücudunuzu
kasmayın" talimatları eşliğinde, omuzlarımı sıkmakta olduğumu,
dişlerimi sıktığımı, ağzımın içinde dilimi sıktığımı fark etmeye başlıyorum.
Saatin tıkırtıları, günün koşuşturmacası ve bir fabrikanın çarkları gibi akşama
kadar dönüp duran vücudum ve düşüncelerim arasında farkındalıkla var olmak,
adeta bedenimin her bir köşesini dinlemek. Bambaşka bir deneyim oluyor. Ve
nihayet, matın üzerinde yatarken vücudumu tamamen serbest bırakma anı bedenimin
dokunaklı ve özgürce yaşadığı an.
Yoga,
beden, zihin ve ruh arasındaki dengeyi sağlamak için gerçekleştirilen bir
uygulama. Bu yüzyıllardır süregelen, insanoğlunun ihtiyaçlarına göre gelişmiş
ve değişmiş bir yaşam bilimidir. Sanskritçe'ye dayanan yoga kökenleriyle
Hindistan'ın eski metinlerinde yer almaktadır. Ancak, ilk yazılı belgeleri M.Ö.
1500’lere dayanan Vedalar gibi eski metinlerde bulunmaktadır.
Yoga, bilge
olarak kabul edilen Patanjali tarafından temelleri atılan Yoga Sutraları gibi
eserlerle felsefi prensiplerini ortaya koyulmuş bir alan. Bu eserler, bilinçli
bir zihnin rahatlaması ve bedensel enerjinin kontrolü üzerine odaklanıyor.
Ancak, Patanjali hakkında sınırlı bilgi bulunmakta, genellikle dilbilimci,
hekim ve filozof olarak tanınıyor.
Arkeolojik
bulgular, yoga pratiğinin en eski tarihlerden bu yana var olduğunu
göstermektedir. Bu pratiğin erken izleri, 5000 yıl öncesine ait taş tabletlerde
bulunmuştur. Yoga tarihi dört ana döneme ayrılabilir: tarih öncesi ve
arkeolojik bulgular, erken yazılı kanıtların ortaya çıkışı, felsefi çeşitlenme
ve uygulamanın genişlemesi ve modern yoga geleneğinin doğuşu.
Yoganın
farklı çeşitleri ve yaklaşımları vardır: Vedik Yoga, Klasik Dönem Öncesi Yoga,
Klasik Yoga ve Klasik Dönem Sonrası Yoga gibi. Bunlar, bedenin özgürlüğüne ve
ruhla bağlantıya odaklanır. Yoga aynı zamanda Raja Yoga, Karma Yoga, Bhakti
Yoga, Jnana Yoga, Hatha Yoga ve Tantra Yoga gibi çeşitli alanlara ayrılır.
Yoga'nın
bir diğer önemli unsuru ise çakralardır. Yedi ana çakra vücuttaki farklı enerji
merkezlerini temsil eder ve beden-zihin dengesini destekler.
Ulusal ve
uluslararası alanda yapılan araştırmalar, yoga pratiğinin sağlık ve
psiko-sosyal iyileşme üzerinde olumlu etkileri olduğunu gösteriyor. Depresyon,
anksiyete, stres gibi durumları azaltırken yaşam kalitesini artırabilir.
Bununla birlikte, daha kapsamlı ve iyi tasarlanmış araştırmalara ihtiyaç olduğu
vurgulanmıştır.
Yoga, din
veya inanç seti olmayıp sadece bir felsefe sistemidir. Sağlık, denge ve içsel
keşif yolculuğunda kendini iyileştirme aracı olarak görülmektedir.
Yoga
benim için beden, zihin ve ruhun uyumu… Yoganın kutsal dansı, insanın içsel
yolculuğu. Nefesin ritmiyle başlayan, bedenin esnemesiyle devam eden, ruhu da
yumuşatan bir aktivite…
Bir mat
üzerindeki sessizlik, dış dünyanın gürültüsünden uzaklaşmanın kapısını aralayan
bir içe dönüş yolculuğu. Yavaşça gevşer kaslar, her nefes alışverişte bedenin
derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarır insanı. Zihin, bulutlar gibi dağılır
ve iç huzurun fırtınasız sularına doğru yol alır.
Yoganın
güzelliği, bedenin sınırlarını zorlayıp aynı zamanda ona saygı duymaktadır.
Denge, bir asanada dururken veya nefesin ritmiyle uyum içindeyken bulunur.
Önemli olan, sadece bedeni esnetmek değil, aynı zamanda zihni ve ruhu da
beslemektir.
Yoga,
sadece fiziksel bir pratiği aşar çoğu zaman. Bir felsefedir aynı zamanda. Hemen
şimdi burada ve şu anda olmaya odaklanmak, geçmişi ve geleceği bir kenara
koymak… Bu, yoga felsefesinin özüdür. Zamanın sonsuz döngüsünde şu anda var
olmak.
Bir matın
üzerinde, bedenin sesini dinlemek ve ruhun derinliklerine yolculuk etmek… İşte
yoga, sakinlik ve huzurun içsel labirentidir. Ve bu labirentte, insan kendi
özüne doğru bir keşfe çıkar.
Belki de
yoga, sadece bedeni esnetmek değil, ruhu da beslemektir. Şefkatle, özenle,
sessizlikle… Kendi içsel müziğini duymak ve dans etmek için.
Yoga,
sadece bir pratiğin adı değil, insanın içsel serüvenidir. Ve bu serüven, her
bir nefes alışverişte, her bir asanada ve her bir meditasyon anında yeniden
doğar.
Türkiye’de de ilgi arttı
Hindistan
kökenli zihin ve beden egzersizi olan yoga, son 30 yılda Amerika, Avrupa ve
Türkiye’de de yaygın hale gelmiştir.
Yoganın sağlığa etkisi konusunda yapılan araştırmalar da yogaya olan ilginin artmasına neden olmuştur. Ulusal ve uluslararası alandaki literatürde yoga ile ilişkilendirilen hastalık türlerinin çeşitli olduğu görülmektedir. Bunlar arasında multiple sklerozis, kanser, infertilite, gebelik, yanık, obezite, sedanter yaşam tarzı, şizofreni, sırt ve bel ağrısı gibi durumlar bulunmaktadır. Yapılan randomize klinik çalışmaların çoğunda, yoga pratiğinin depresyon, anksiyete, stres, yorgunluk ve ağrı gibi semptomları azalttığı ve bir dizi fiziksel ve psikososyal iyileşmeyi sağladığı bulunmuştur. Ayrıca, yoga pratiğinin doğru nefes almayı öğreterek gevşeme ve rahatlama sağladığı, anksiyete ve depresyon düzeylerini azalttığı, tansiyonu dengeleyerek bel ağrısı ve nefes darlıklarını iyileştirdiği de belirtilmektedir. Yoga pratiğının ayrıca zihinsel esneklik, konsantrasyon düzeyleri, fertilite, mutluluk, ilişki kalitesi, benlik saygısı ve özgüven gibi alanlarda iyileştirici etkileri olduğu da vurgulanmaktadır. Türkiye’de de yoga üzerine yapılan araştırma ve incelemelerde yoga pratiğinin ilköğretimden itibaren seçmeli ders olarak yeralması yönünde görüşler de bulunmaktadır. Yoga pratiğinin sağlık üzerinde çeşitli olumlu etkileri olduğunu göstermektedir ancak daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
Yoga Çeşitleri
Günümüzde
birçok farklı yoga türü bulunmaktadır, ancak en bilinen ve popüler olanları
şunlardır:
Hatha Yoga:
Beden pozisyonlarına (asana) odaklanan ve nefes kontrolüyle birlikte yapılan
fiziksel bir yoga türüdür. Hatha yoga, bedenin esnekliğini artırmak,
güçlendirmek ve zihinsel dinginlik sağlamak için pratik edilir.
Vinyasa
Yoga: Hareket ve nefesin senkronize olduğu dinamik bir yoga türüdür. Akıcı
geçişlerle birbirine bağlanan farklı asanaların (pozisyonların) bir araya
getirilmesiyle oluşur.
Ashtanga
Yoga: Hareketli ve zorlayıcı bir yoga türü olan Ashtanga, belirli bir dizi
asanayı belirli bir sıra ve nefesle senkronize bir şekilde uygulayan disiplinli
bir yaklaşımdır.
Kundalini Yoga: Kundalini enerjisini uyandırmaya
odaklanan ve beden, zihin ve ruhun birleşmesini sağlamaya çalışan bir yoga
türüdür. Dinamik nefes teknikleri, mantralar (tekrarlanan sesler) ve meditasyon
içerir.
Yin Yoga:
Yin yoga, daha uzun süre pozisyonlarda kalıp kasların derin dokularına etki
ederek esneklik ve gevşemeyi artırmayı amaçlar. Daha yavaş tempoda ve pasif bir
şekilde uygulanır.
Restoratif
Yoga: Vücudu dinlendirip yenilenmesini sağlamak için tasarlanmış bir yoga
türüdür. Yumuşak, desteklenmiş pozisyonlar ve uzun süreli gevşeme pozisyonları
içerir.
Yoga pratiği birçok farklı odak ve yaklaşımla gelirken, her bir tür, beden, zihin ve ruhun farklı yönlerini hedefleyerek, farklı deneyimler sunmaktadır.
Yine başka
bir sınıflandırma da şu şekilde:
a) Karma
Yoga: Karma, eylem ve davranışı ifade eder. Karma yoga, eylemlerin sonuçlarına
odaklanarak doğru davranışlar ve yardım yoluyla Tanrı'yla bütünleşmeyi
amaçlayan bir yaşam tarzıdır. Esasen eyleme dayalıdır ve ahlaki bir öneme
sahiptir. Bhakti ve Raja yoga gibi diğer yoga türlerini içerir.
b) Bhakti
Yoga: Bhakti, kutsal olanı sevmek ve kalbi ona açmak anlamına gelir. Bu yoga
türü, kutsal olanı hizmet etmeyi ve sevgiyi ifade eder. Özellikle tanrısal
varlıklara kişisel bağlılık üzerine odaklanır ve dini sevgi ve hayranlığı
vurgular.
c) Jnana Yoga:
Jnana, bilgi ve bilgelik anlamına gelir. Bu yoga türü, düşünme, tefekkür ve
bazı dünya bağlarından vazgeçme yoluyla uygulanır. Ben'in tanınması ve birleşme
hedefiyle bilgelik ve bilgiye odaklanır.
d) Hatha Yoga:
Beden eğitimi şeklinde tanımlanan Hatha yoga, nefes kontrolü ve çeşitli
bedensel duruşları içerir. Asana (duruşlar) ve pranayama (nefes egzersizleri)
üzerinde durur ve fiziksel temizlik ve idman için kullanılır.
e) Raja Yoga:
Raja yoga, sekiz basamaktan oluşan bir yoldur ve amacı üstün bilince
erişmektir. Patanjali tarafından kurulmuştur ve zihnin kontrolü, meditasyon ve
ruhsal disiplin üzerinde durur.
f) Mantra
Yoga: Mantraların tekrar edilmesine dayanan bu yoga türü, meditasyonu
desteklemek için ses ve sözleri kullanır. Mantra, Sanskritçe sözcüklerin
titreşimsel etkisi veya gizli anlamı olabilir.
g) Kundalini
Yoga: Kundalini, omuriliğin alt kısmında bulunan enerjiyi temsil eder. Bu yoga
türü, bu enerjiyi uyandırarak meditasyonu gerçekleştirmeye odaklanır ve
bedensel pozisyonlar ve mantraları kullanır.
h) Tantra
Yoga: Tantra yoga, ibadet ve derin düşünceye dalma ile ilgili yazıları içeren
kitaplara dayanır. Bu yoga türü, Tanrıça Shakti'ye tapmayı ve evrensel gücü
temsil eden dişi ilkeye odaklanır.
İsmi ne
olursa olsun, her bir yoga türü, farklı odak noktaları ve yöntemlerle ruhsal
gelişim ve bütünleşmeyi amaçlamakta.
Yoga ve Klinik Psikoloji
Yapılan bir araştırmada
yoga yapan ve yapmayan kişilerin bilinçli farkındalık ve öz-anlayış düzeyleri
karşılaştırıldı. Sonuçlar, yoga yapanların bu alanlarda daha yüksek düzeylerde
olduğunu gösterdi. Yoga pratiğinin bilinçli farkındalık ve öz-anlayışı
artırdığı göz önüne alındığında, bu alanda daha derinlemesine çalışmaların
yapılması önerilirken, yoganın zorlayıcı duygusal durumlarla başa çıkmada
yardımcı olabileceği ve beden ile zihin arasında denge kurmayı teşvik edeceği
ifade edildi. Sonuç olarak, yoga pratiğinin klinik psikoloji ve terapide
destekleyici bir tedavi olarak kullanılabileceği ve bireylerin stresle başa
çıkma becerilerini geliştirebileceği belirtildi.
Yine yapılan
başka bir çalışmada yoga çalışmalarının 12 hafta boyunca deney grubunda iş ve
yaşam tatmini seviyelerini olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Kontrol
grubunda ise her iki seviyede de anlamlı bir değişim gözlenmemiştir. Bu
bulgular, yoga pratiğinin özellikle yaşam tatmini üzerinde daha belirgin bir
etkiye sahip olabileceğini işaret etmektedir.
Yine
yapılan başka bir araştırma ise, haftada bir kez yapılan yoga temelli
egzersizlerin genç kadınlarda boyun ağrısı ve dizabilite skorlarında, vücut
farkındalığı, plantar basınç dağılımı ve duygu durumu açısından belirgin bir
fark yaratmadığı belirtilmektedir. Genç ve sağlıklı katılımcıların yüksek vücut
farkındalığına sahip olmaları, taban basınçlarının normale yakın olması ve
boyun ağrı seviyelerinin düşük olması bu sonucun ortaya çıkmasına katkıda
bulunmuştur. Bu nedenle, daha etkili sonuçlar elde etmek için sağlıklı
bireylerde seans sayısının ve süresinin artırılması önerilmektedir.
Yoga Ayinleri Tartışması
Yoganın
Budist ayinlerden, hipnoz yöntemini kullanmasını, tasavvufla
ilişkilendirilmesine kadar pek çok tartışma da var. Bu konuda “Yoga Nedir, Ne
Değildir” şeklinde Yoga Ayinleri üzerine bir yazı kaleme alan Psikolog İzzet
Güllü, şu görüşleri dile getiriyor:
“Geniş bir
kesim yoganın aslında kuzu postuna bürünmüş bir kurt olduğunu düşünüyor. Her ne
kadar asrımızın psikolojik buhranlarına ve çağın vebası sayılan strese karşı
panzehir olarak yahut bir tür terapi gibi lanse edilse de gerçekte batıl uzak
doğu dinlerine karşı gizli bir yönelim oluşturan son derece tehlikeli bir akım
olduğunda ısrar edilyorlar. Yoganın aslında uzak doğu dinsel ritüeli olduğu
tarihsel sürecine bakıldığında açıkça anlaşılıyor. Dolayısıyla yoga pekçok kişi
için bir tür terapi yönteminden ziyade “sistematik duyarsızlalştırma” dediğimiz
bir kanıksatma tekniğiyle tepkileri körelten kişilerin adım adım hedeflenen
dinsel dairenin içine çekildikleri sinsi bir akım gibi görünmeye devam ediyor.
Öyle ya da böyle sonuçta hızla yayılan ve popülaritesi her geçen gün artan yoga
olgusu aslında A’dan Z’ye tamamen psikososyal bir hadise”
Güllü yazısında derindeki asıl sebebin bireyselleşme, yalnızlaşma ve yabancılaşma olduğunun altını çizerken, yoganın özünün gevşeme ve nefes egzersizleri olduğunu, “yogaya karşı namaz”, “ya yoga ya ilaç” gibi sloganların analizlerini yapıyor.
Yatlı, Katlı Yogalar, Denizaltında Meditasyonlar
Günümüzdeki yoga modası bu yolla para kazanmak isteyenleri de oldukça heveslendirmiş durumda. Yoganın içe dönüş, öze dönüş, arınmak gibi anlayışlarına ters düşercesine yatlarda, katlarda yoga kampları, yüksek paralarla yogalı tatiller, yoga sırasında kullanılan taytlardan, matlara kadar her ürünün fahiş fiyatlarla kapitalist sistemin bir aracına dönüştürüldüğü görmek de mümkün.
Yoga konusunda verilen yogalı tatil ilanlarından birisinde 7 yıldızlı otellerde, yatlarda yoga etkinliği yapılacağı belirtilerek, “Muhteşem Akdeniz kıyılarında yoga deneyimini yaşamak için bize katılın”, “Şimdi sizin için rüya gibi bir yoga tatili planlama zamanı”, “mavi yolculukta sadece harika bir tatil geçirmeyecek aynı zamanda bedeniniz ve ruhunuz yenilenecek”, “denizaltında meditasyon” sloganlarına sık sık rastlanabiliyor.
Kaynakça
Köyüstü, S., & Kırık, A. M. (2021), Yogaya Genel Bakış,
Yoga Sağlık İlişkisi, 21.Yüzyılda Eğitim ve Toplum, s.123-139 (https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1835442)
Erişim Tarihi: 07.01.2024
Günay, Nasuh, (2007) Yoganın Mahiyeti ve Çeşitleri, https://isamveri.org/pdfdrg/D01535/2007_19/2007_19_GUNAYN.pdf
(Erişim Tarihi: 05.01.2024)
Gülderen, Bengü, (2020), Yoga Yapan ve Yapmayan Kişilerde
Bilinçli Farkındalık, http://docs.neu.edu.tr/library/8887885238.pdf
(Erişim Tarihi: 30. 12.2023)
Duyan, Emin Cihan, (2007), İş ve Yaşam Tatmininde Yoga’nın
Etkileri Üzerine Araştırma, https://www.ajindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423935935.pdf
(Erişim Tarihi: 28.12.2023)
Güllü, İzzet, “Gündemdeki Yoga Ayinleri Üzerine Analizler” https://www.tavsiyeediyorum.com/makale_4801.htm
(Erişim Tarihi: 10.12.2023)
Atılgan, Esra-Ergezen, Gizem-Demircan, Ali-Algün Zeliha
Candan, Yoga Temelli Egzersizlerin Plantar Basınç Dağılımı ve Vücut
Farkındalığı Üzerindeki Etkisi. https://acikerisim.medipol.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/20.500.12511/5854/At%C4%B1lgan%2C%20Esra-2019.pdf?sequence=1&isAllowed=y
Devam edecek. Görüşlerinizi iletebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder