5 Ağustos 2025 Salı

 TÜRKİYE'NİN YENİ ANAYASA GÜNDEMİ


Türkiye’de “yeni anayasa” hazırlıkları yeniden gündemde. Terörsüz bir gelecek hedefiyle TBMM bünyesinde kurulan “Terörsüz Türkiye Komisyonu”, çözüm süreci benzeri bir zeminin oluşturulması ve yeni anayasanın hazırlık süreci olarak da yorumlanıyor. 

Ancak bu girişim, Meclis'te tam bir uzlaşıyla karşılanmadı. Millî Egemenlik Platformu çatısı altında bir araya gelen ve aralarında farklı partilerden isimlerin de bulunduğu 275 eski bakan ve milletvekili, bu sürece karşı çıkarak ortak bir bildiri yayımladı. 

Bildiride, terör örgütüyle doğrudan ya da dolaylı müzakereye girilmesine karşı net bir tavır alınıyor ve anayasal değişikliklerin bu yönde bir zemine oturtulmasına itiraz ediliyor. 

Türkiye, bir yandan terörsüz bir gelecek için umutlu adımlar atarken, diğer yandan bu adımların meşruiyeti ve kapsamı üzerine sert tartışmalarla yeni bir döneme giriyor.


Nevin BİLGİN

5 Ağustos 2025’te, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında tarihi bir süreç başlatıldı. “Terörsüz Türkiye Komisyonu” ilk toplantısını yaptı. Komisyonun amacı, Türkiye’nin yıllardır süren terörle mücadelesinde yeni bir sayfa açmak, çözüm arayışlarını meşru, kurumsal ve toplumsal bir zemine oturtmak olarak açıklandı. Sürecin temel ilkeleri arasında şeffaflık, çoğulculuk ve demokratik temsiliyet vurgulandı.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un açılış konuşmasında öne çıkan mesajlar şu şekildeydi:

“İç cephemizi tahkim etmek zorundayız. Şeffaf, çoğulcu ve milletin vicdanına yaslanan bir süreci birlikte yürüteceğiz. Yeni bir anayasa yazmıyoruz belki ama yeni bir kardeşlik dili kuracağız.”

KOMİSYON NEDEN KURULDU?

PKK’nin silahlı eylemleri sonlandırdığı yönündeki açıklamaların ardından, Türkiye'de toplumsal barışa dair yeni bir gündem oluştu. “Terörsüz Türkiye Komisyonu” bu süreci anayasal güvenceye bağlama, yasal düzenlemeleri hazırlama ve toplumsal diyaloğu güçlendirme amacıyla oluşturuldu. Bu girişim aynı zamanda daha kapsayıcı bir anayasa için zemin hazırlığı olarak da görülüyor.

KOMİSYONDA KİMLER VAR?

Komisyon toplamda 48 milletvekilinden oluşuyor. Meclis’te temsil edilen partilerden üye alınırken bazı partiler sürece katılmadı. Özellikle İYİ Parti, sürece dair çekincelerini gerekçe göstererek komisyona üye vermedi. AK Parti: 21 milletvekili, CHP: 10 milletvekili, MHP: 4 milletvekili, DEM Parti: 4 milletvekili, Yeni Yol Partisi: 3 milletvekili, diğer partiler (HÜDA PAR, YRP, DSP, TİP, EMEP, DP): 1’er milletvekili, İYİ Parti: Üye vermedi

CHP: Murat Emir, Okan Konuralp, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Mustafa Sezgin Tanrıkulu, Türkan Elçi, Turan Taşkın Özer, Oğuz Kaan Salıcı, Murat Bakan, Gökçe Gökçen, Mehmet Salih Uzun  

MHP: Feti Yıldız (Genel Başkan Yardımcısı), Muhammet Levent Bülbül, Halil Öztürk, Yücel Bulut 

DEM Parti (HÜDA PAR dahil): Zekeriya Yapıcıoğlu (DEM Parti lideri), Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç, Cengiz Çiçek 

Yeni Yol Partisi: Bülent Kaya (Grup Başkanvekili), Mehmet Emin Ekmen, Mustafa Bilici 

Diğer partiler (HÜDA PAR, YRP, DSP, TİP, EMEP, DP): 1’er milletvekili



275 MİLLETVEKİLİNDEN ORTAK BİLDİRİ: MİLLÎ EGEMENLİK PLATFORMU

Komisyonun açılış süreciyle eş zamanlı olarak, “Millî Egemenlik Platformu” çatısı altında biraraya gelen  275 eski bakan ve  milletvekili, ortak bir bildiri yayımladı. İmzacı eski bakan ve milletvekilleri, Milli Egemenlik Platformu üyeleriyle beraber yeni anayasa sürecine ilişkin bir bildiri yayınladı.

250’den fazla eski bakan ve milletvekilinin imzacı olduğu bildiride, yeni anayasa tartışmalarına yönelik eleştiriler dile getirildi.

Milletvekillerinin göreve başlarken, “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim” diyerek yemin ettiği hatırlatıldı

Bildiride, “Ekonomik olarak dar boğaza düşürülen insanımızın, açlıkla mücadele eden emeklinin, enflasyona ezdirilen ücretlinin, üretemeyen çiftçinin, işini sürdüremeyen sanayicinin, beslenemeyen çocuklarımızın ve en önemlisi de yabancı elçiliklerin önünde gelecek arayan gençlerimizin ihtiyacı yeni anayasa değil hukuk devleti ve adil yönetimdir” ifadeleri yer aldı.



Çeşitli dönemlerde, Türk milletinden yetki alarak, yasama ve yürütme organlarında görev yapmış ve bu yemini etmiş bakan ve milletvekilleri olarak, Milli Egemenlik Platformu üyeleriyle, parti ve ideolojik mensubiyetler bir kenara konularak bir araya gelindiği aktarılan bildiride, şunlar kaydedildi:

"İktidarın ‘yeni bir anayasa’ yapma girişimleri ve kamuoyuna yansıyan değişikliklerinin içerikleri hakkındaki endişelerimizi milletimizle paylaşmayı görev bildik. ‘Yeni anayasa ya da anayasa değişikliği’ veya anayasanın maddelerinde değişiklik yapmayı teklif ve arzu edenlere, bizler gibi bu yemini etmiş olduklarını hatırlatıyoruz.

Bugünkü TBMM üyeleri, kurucu meclis üyeleri değildir. ‘Yeni bir anayasa’ yapmak üzere de seçilmemişlerdir. Şayet anayasa maddelerinde değişiklik yapacaklarsa; mevcut anayasanın usullerine göre yapmaları yasal zorunluluk, and içtikleri yemine bağlı kalarak yapmaları ise vicdani zorunluluktur. Türk milletinin çıkarlarına aykırı olarak; bölücülüğe ve teröre tavizler verilerek, yargının Türk milleti adına mahkum ettiği katillerle ortaklaşarak, onların taleplerini karşılamak amacıyla yeni anayasa ya da anayasamızda değişiklikler yapma girişimleri TBMM’nin tarihine düşürülecek kara bir leke olacaktır.





“DEĞİŞİKLİK İÇERİKLERİ DERHAL AÇIKLANMALI”

Mevcut anayasaya ve yasalara uymayanların ‘yeni anayasa’dan murat ve amaçlarının ne olduğu milletimize açıkça anlatılmalıdır. 1982 yılından itibaren birçok maddesi sayısız kez değiştirilen anayasada hangi maddelerin, hangi gerekçelerle değiştirilmek istendiği ve değişiklik içerikleri derhal açıklanmalıdır. Son mahalli seçimlerde ortaya çıkan tablo ve kamuoyu araştırmalarının sonuçları TBMM’deki iktidar blokunun sayısal çoğunluğuyla uyumlu değildir. Bu yüzden TBMM’de oy çokluğu hatta şaibeli milletvekili transferleriyle ulaşılacak çoğunluk oylarıyla yapılacak anayasadaki değişiklikler toplumda karşılık bulmayacak, millet iradesini yansıtmayacaktır. Bu kabul edilemez.



Şimdi milletvekili yemininde vücut bulan iradeyi, aklı ve kavramları bir kez daha hatırlatalım:

-Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine ve devletin temel niteliklerine aykırı olacak değişiklikler asla kabul edilemez.

-Devletimizin varlığını ve bağımsızlığını, Türk milletinin birliğini tehlikeye düşürecek hiçbir değişiklik teklif dahi edilemez.

-Vatan Türkiye’dir. Türk milleti de anayasamızda ve Büyük Atatürk’ün tarifinde yer alan Türk milletidir. Vatan ve millet bölünmez bir bütündür.

-Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir. Türk milleti egemenliğini anayasanın koyduğu yetkili organları eliyle kullanır. Etnik ve dini gruplar, sınıflar ve zümreler ortak edilemez.

-Türk vatandaşlığını kabul eden ve özümseyen herkes Türk’tür, bireydir ve kanun önünde eşittir.

-Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletidir. Bu niteliklerden vazgeçilemez.

-Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı tehdit altındadır. Adalete olan güven kaybının en önemli sebebi tek adam rejiminin kuvvetler ayrılığını fiilen ortadan kaldırmasıdır. Bunun sonucunda devlet ve yürütme organları ayrımı ortadan kaldırılmış, devletin bekası iktidarın sürdürülmesine bağlanmıştır.

-Eğitim ve öğretim Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.

-Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi yönetimde keyfiliğe dönüşmüş, devlet mekanizmasındaki denge ve denetim yok edilmiş, vatanın ve milletin kaderi tek kişinin iradesine terk edilmiştir.

-Bu sistemi tahkim edecek değişiklikler ülkemizi dönüşü olmayan mecralara sürükleyecektir.

-Halkımızın, siyasi, etnik ve inanç üzerinden ayrıştırılma çabaları, adalet duygusunu derinden zedelemiştir.

-Yargının siyasi ve toplumsal muhalefete karşı sopa olarak kullanılmasının ancak otoriter rejimlere özgü bir uygulama olduğu gerçektir. Maalesef bugün toplumda şiddetle ve yaygın olarak kullanıldığı kanaati büyüyerek yerleşmektedir.

-Bu şartlarda herkesin insan haklarından temel hürriyetlerden eşit şekilde faydalanma imkanı ve ülküsünden bahsetmek mümkün değildir.

-Devlet yetkisini, devletin kurum ve organlarını kullananlar anayasa ve yasaları zorlayarak, toplumu kontrollü olarak germekten ve macera aramaktan vazgeçmelidir.

-Ekonomik olarak dar boğaza düşürülen insanımızın, açlıkla mücadele eden emeklinin, enflasyona ezdirilen ücretlinin, üretemeyen çiftçinin, işini sürdüremeyen sanayicinin, beslenemeyen çocuklarımızın ve en önemlisi de yabancı elçiliklerin önünde gelecek arayan gençlerimizin ihtiyacı yeni anayasa değil hukuk devleti ve adil yönetimdir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”

Bildiride imzası bulunan isimler şöyle:

Abdulhaluk Mehmet Çay, Abdulkadir Akcan, Ahmet Tan, Ali Ilıksoy, Ali Naili Erdem, Ali Rıza Gönül, Arif Sezer, Aydın Tümen, Bahattin Şeker, Burhan Kara, Burhan Suat Çağlayan, Cengiz Altınkaya, Enis Öksüz, Faruk Bal, Hakan Tartan, Halit Dağlı, Hasan Ekinci, Hasan Gemici, Hasan Ufuk Söylemez, İbrahim Yaşar Dedelek, Koray Aydın, Mehmet Tahir Köse, Namık Kemal Zeybek, Oktay Vural, Ramazan Mirzaoğlu, Reşat Doğru, Rıfat Serdaroğlu, Sadettin Tantan, Saffet Sert, Şakir Şeker, Şükrü Sina Gürel, Turhan Tayan, Yüksel Yalova, Musavvat Dervişoğlu, Ümit Özdağ, Adil Aşırım, Adnan Şefik Çirkin, Ahmet Aydın, Ahmet Çelik, Ahmet Duran Bulut, Ahmet Kamil Erozan, Ahmet Kutalmış Türkeş, Ahmet Orhan, Ahmet Özdemir, Akif Akkuş, Ali Arabacı, Ali Eser, Ali Naci Tuncer, Ali Özgündüz, Ali Uzunırmak, Armağan Yılmaz, Aslan Aydar, Aslan Kabukcuoğlu, Atilla Kaya, Ayhan Altuntaş, Ayhan Çevik, Ayhan Erel, Aytun Çıray, Ayyüce Türkeş Taş, Bayram Ali Meral, Behiç Çelik, Beyhan Aslan, Beytullah Asil, Birgül Ayman Güler, Bülent Baratalı, Burhan Bıçakçıoğlu, Burhan Orhan, Burhanettin Kocamaz, Cahit Savaş Yazıcı, Celal Dağgez, Cemal Enginyurt, Cemalettin Şimşek, Cezmi Polat, Cumali Durmuş, Dursun Çiçek, Edip Özbaş, Emin Karaa, Enez Kaplan, Enis Tütüncü, Enver Yılmaz, Ergün Aydoğan, Erhan Usta, Ersin Beyaz, Ersoy Özcan, Ertekin Durutürk, Ertuğrul Kumcuoğlu, Esat Bütün, Fahrettin Yokuş, Feramuz Üstün, Feridun Bahşi, Gökhan Çapoğlu, Hakan Şeref Olgun, Halil İbrahim Artvinli, Halis Uluç Gürkan, Hanefi Çelik, Hasan Aydın, Hasan Hüseyin Balak, Hasan Macit, Hasan Toktaş, Hayrettin Nuhoğlu, Hüseyin Arabacı, Hüseyin Bayındır, Hüseyin Özcan, Hüseyin Ünsal, Hüsmen Kırkpınar, İbrahim Halil Oral, İbrahim Kürşat Tuna, İlteriş (Vedat) Çınaroğlu, İlyas Yılmazyıldız, İmam Hüseyin Filiz, İsmail Çevik, İsmail Koncuk, İzzet Çetin, Kadir Koçdemir, Kemal Albayrak, Kemal Vatan, Kıvılcım Kemal Anadol, Kürşat Atılgan, Levent Mıstıkoğlu, Lütfü Türkkan, Mahmut Öztürk, Mehmet Akalın, Mehmet Ay, Mehmet Boztaş, Mehmet Çakıroğlu, Mehmet Cengiz Güleç, Mehmet Ceylan, Mehmet Kocabaş, Mehmet Metanet Çulhaoğlu, Mehmet Nacar, Mehmet Saltuk Buğra Kavuncu, Mehmet Şandır, Mehmet Telek, Mehmet Tomanbay, Metin Ergun, Metin Öney, Muhammet Sadık Avundukluoğlu, Mustafa Cihan Paçacı, Müjdat Kayayerli, Mümin İnan, Mümtaz Özkök, Mümtaz Yavuz, Murat Özkan, Musa Erarıcı, Mustafa Dağcı, Mustafa Enöz, Mustafa Erdoğan Yetenç, Mustafa Gül, Mustafa Verkaya, Mustafa Zorlu, Nabi Sabuncu, Nazif Okumuş, Necati Özensoy, Nihat Gökbulut, Nuri Okutan, Ökkeş Şendiller, Ömer Karakaş, Ömer Lütfi Coşkun, Orhan Çakırlar, Orhan Kavuncu, Orhan Şen, Orhan Ziya Diren, Osman Müderrisoğlu, Osman Oktay Ekşi, Osman Seyfi, Özcan Yeniçeri, Recep Çetin, Recep Mızrak, Recep Taner, Rıdvan Budak, Rıdvan Uz, Rıdvan Yalçın, Sabahat Akkiraz, Şaban Ramis Savaş, Saffet Topaktaş, Salih Erbeyin, Sami Kumbasar, Selcan Taşçı Hamşioğlu, Şenol Sunat, Şevket Bülent Yahnici, Şevki Kulkuloğlu, Seydi Karakuş, Seyit Osman Sevimli, Süleyman Nevzat Korkmaz, Süleyman Sarıbaş, Süleyman Servet Sazak, Süleyman Turan Çirkin, Süleyman Yağcıoğlu, Şaban Kardeş, Talip Kaban, Tanju Özcan, Tarık Cengiz, Tolga Çandar, Turhan Çömez, Ufuk Özkan, Uğur Poyraz, Ümit Beyaz, Ümit Dikbayır, Vedat Bayram, Yasin Öztürk, Yavuz Aydın, Yener Yıldırım, Yüksel Aslan, Yüksel Selçuk Türkoğlu, Yusuf Bacanlı, Zeki Ertugay, Zeki Hakan Sıdalı, Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. İskender Öksüz, Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, Prof. Dr. Ahmet Selçuk Can, Dr. Ali Doğan, Ali İnal, Aspay Cebeci Şener, Aygül Adol, Ayhan Tunç, Bahadır Özcan, Banu Yamalı, Bülent Akpınar, Celalettin Özöktem, Emeti Kaçmaz, Emre Gürel, Erkan Karaoğlu, Fahri Akman, Fatih Bozaklı, Ferruh Bostancı, Gazi Çevik, Gülüzar Alagöz, Hacı Osman Efkârlıoğlu, Hakan Dülger, Hakan Paksoy, Hamdi Ünal, Havva Baş, Hülya Özkan, İbrahim Maraş, Prof. Dr. İkbâl Vurucu, Dr. Kadir Şahin, Kaptan Mustafa Can, Konuralp Ercilasun, Prof. Dr. Lütfi Keskin Mehmet Çeribaş.

Komisyonun ikinci toplantısı Cuma günü

Millî Birlik ve Dayanışma Komisyonu, ikinci toplantısını 9 Ağustos Cuma günü gerçekleştirecek. Edinilen bilgiye göre, toplantıda Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Jandarma Genel Komutanlığı yetkilileri dinlenecek. Komisyonun teknik çerçevesi ve siyasi partilerin katkı mekanizmaları bu toplantıda ele alınacak.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder