6 Nisan 2024 Cumartesi

ABD ÜSLERİ VE TÜRKİYE

 

                              

ABD ÜSLERİ VE TÜRKİYE





NEVİN BİLGİN

             ABD’nin başka ülkelerde asker konuşlandırması, karmaşık bir dizi faktörün sonucu şekillenmektedir.

           Üs” kelimesi, herhangi bir askerî birliğin personelinin ve ekipmanlarının barındığı, personelinin eğitim aldığı ve tatbikatların gerçekleştirdiği tesisi anlatmak amacıyla kullanılmaktadır. Üs kavramının yarattığı olumsuz tepkiler nedeniyle 2005 sonrasında üs yerine, “ana hareket üssü”, “ileri harekât mevki”, “müşterek güvenlik” gibi kavramların kullanıldığını görmekteyiz. [1]

ABD askeri üssü tanımı, ABD’nin 150’den fazla ülkede askeri konuşlandırmaları ile aktif muhabere konuşlandırmaları dışındaki aktif görevli personeli ifade etmek için kullanılmaktadır. Üsler de askeri ataşelik, dış temsilcilik ve konsoloslukların güvenliğinin bir parçası olarak algılanmakta savaş yanında barışı koruma misyonu taşımaktadır.

İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde ABD askerleri Antarktika dışında tüm kıtalara yayılmış durumdaydı ve ABD iki binden fazla askerî üsse sahipti. Takip eden süreçte bu üslerin bir kısmı kapatılmakla birlikte temel üs ağı ayakta tutulmuştur. Devasa bir üs yapısına ihtiyacı doğuran, Amerikan çıkarlarının savaş öncesi dönemde küresel bir hal alması ve başta İngiltere olmak üzere başlıca müttefiklerin uğradıkları yıkım sonucunda ABD’nin küresel sahneye çıkma zorunluluğundan ortaya çıkmıştır. ABD bu dönemde kendi sistemini inşa etmek için ortam bulmuştur.

Türkiye-NATO ilişkilerinin en önemli ayaklarından birisini Türkiye’deki askeri üsler oluşturmaktadır.

 ABD’nin başka ülkelerde asker konuşlandırmasının farklı nedenleri bulunmaktadır. Bu nedenler ABD’nin dış politikası, ulusal güvenlik stratejileri ve uluslararası ilişkileriyle ilgilidir. Bu ulusal güvenlik, dış politika hedefleri, uluslararası taahhütler, stratejik çıkarlar ile yakından ilişkilidir. Asker konuşlandırılmasının temel nedenleri şöyle sıralanabilir:  

a) Ulusal Güvenlik ve Savunma: ABD, kendi ulusal güvenliğini ve savunmasını sağlama amacıyla bazı ülkelerde asker konuşlandırmaktadır. Bu ABD’nin kendi topraklarını korumak ve ulusal güvenliği sağlamak amacıyla başka bölgelerdeki stratejik noktalarda askeri varlığını sürdürmesini içermektedir.

b) NATO ve Müttefik Ülkeler: ABD, NATO gibi uluslararası ittifaklara üyedir ve bu ittifakların bir parçası olarak müttefik ülkelerle iş birliği yapmaktadır. Bu müttefik ülkelerin savunmasına destek sağlamayı amaçlamaktadır.

c) Uluslararası Barış ve İstikrar: ABD, uluslararası barışı ve istikrarı teşvik etmek amacıyla kriz bölgelerinde asker konuşlandırmaktadır. Bu savaşın önlenmesi, insani yardımın sağlanması ve krizlerin çözülmesine yardımcı olmayı hedeflemektedir.

d)Yardım ve Eğitim: ABD, başka ülkelerdeki askeri kuvvetlerin eğitimi ve kapasitesinin arttırılması için eğitim ve danışmanlık sağlamaktadır. Bu diğer ülkelerin kendi savunma kabiliyetlerini geliştirmesine yardımcı olmaktadır.

e) Rekabet ve Çıkarlar: ABD, uluslararası arenada rekabet edebilmek ve stratejik çıkarlarını koruyabilmek için bazı bölgelerde askeri varlık bulundurmaktadır.

  1)AMERİKA DIŞINDAKİ ÜS VE ASKER SAYISI

             ABD, son yıllarda birçok ülkedeki asker sayısını azaltıp bazı üslerini kapatırken, Amerikan ordusu halen 172 ülkede çeşitli ölçeklerde 800’e yakın askeri üs ve Amerika ana kıtası dışında 320 binden fazla asker bulundurmaktadır.[2]

Amerika’nın bir ülkede konuşlu olmayan, uçak gemisi ve gemilerde de çok sayıda askeri bulunmaktadır. ABD Savunma Bakanlığı İnsan Gücü Veri Merkezi’nin 2020 rakamlarına göre, ABD'deki üslere bağlı rezerv ve muvazzaf olmak üzere toplam 2 milyon 719 bin 953 asker bulunmaktadır. Denizlerde görev yapan askerlerin de bu sayıya dahil olduğu ifade edilmekte, 7 bin 962'sinin konumları gizli olmak üzere 320 binden fazla Amerikan askeri 172 ülkede ve ABD toprağı olan Hawaii ile Porto Riko’da görev yaptığı belirtilmektedir.[3]

 Yine uçak gemileri, uzay istasyonları ve uyduların da üs olarak kabul edilip edilmeyeceği tartışma konusudur. Amerikan uçak gemileri Amerikan toprağı olarak sayılmaktadır. (18.210 M2).[4]

Askeri harcamalar değerlendirildiğinde ABD’nin askeri harcamaları, dünyadaki askeri harcamaların yüzde 40’ını oluşturduğu görülmektedir. Çin’in askeri harcamaları ise yüzde 8,2’lik dilimdedir. Avrupa, Afrika ve Orta Doğu’nun ve Güney Amerika’nın askerî harcamaları toplamı da ABD’nin askeri harcamalarının aşağısında kaldığı görülmektedir.       ABD’de vergilerin yüzde 40’lik bölümü askeri harcamalara harcanmaktadır. Toplanan vergilerin diplomasiye ve savaşı önlemeye ayrılan bölümü ise sadece yüzde 2’lik bir kısmını oluşturmaktadır.

 ABD’nin askeri harcamaları, Orta Doğu ülkelerinin toplam askerî harcamalarından neredeyse beş kat daha fazladır.  ABD Ordusu, dünyanın en büyük petrol alıcısı konumundadır. Ordu, yılda yaklaşık 17 milyar litre petrol satın almaktadır. [5]

ABD Savunma Bakanlığı’nın 30 Haziran 2022 rakamlarına göre, ABD ordusuna ait personelin nerede konuşlandığına ilişkin bilgiler şöyle:

Amerika askerinin nerelerde konuşlandığına ilişkin tablo

Yargı yetkisi

Toplam

Ordu

Donanma

USMC

USAF

USCG

ABD (Alaska ve Havai hariç)

1,100,974

377,154

290,400

138,547

259,375

35,498

Alaska

20,674

10,000

43

27

8,799

1,805

Guantanamo Krf.

594

135

422

32

5

Honduras

363

210

3

21

128

1

Porto Riko

165

92

31

20

22

Kanada

145

16

38

15

72

4

Grönland

140

140

Diğer

688

122

140

320

75

31

Toplam

1,123,743

387,729

291,077

138,982

268,611

37,344

 

 

Doğu Asya, Güneydoğu Asya ve Büyük Okyanus

Yargı yetkisi

Toplam

Ordu

Donanma

USMC

USAF

USCG

Japonya

55,485

2,525

20,363

19,645

12,935

17

Hawaii

40,966

15,515

12,384

6,215

5,539

1,313

Güney Kore

25,873

17,239

336

258

8,039

1

Guam

6,447

211

3,955

113

2,168

Avustralya

1,862

39

70

1,652

100

1

Filipinler

272

10

11

241

10

 Singapur

202

9

155

11

21

6

Palau

106

106

Tayland

101

30

11

37

23

Diğer

287

62

31

166

24

4

Toplam

131,601

35,640

37,316

28,444

28,859

1,342

2014'te Almanya'daki ABD askeri üsleri

Avrupa’daki Askeri Üsler

Yargı yetkisi

Toplam

Ordu

Donanma

USMC

USAF

USCG

Almanya  

36,172

22,209

410

472

13,073

8

İtalya

12,477

4,244

3,306

147

4,778

2

Birleşik Krallık

9,876

171

282

54

9,356

13

İspanya

3,535

27

3,034

93

380

1

Belçika

1,147

630

85

 

36

396

Polonya

462

47

87

299

29

Hollanda

434

141

28

18

216

31

Yunanistan

375

8

320

22

25

Portekiz

253

4

49

22

178

Litvanya

236

5

2

226

3

Romanya

143

20

96

12

15

Norveç

99

23

14

26

36

diğer

629

95

62

334

133

5

Toplam

65,838

27,624

7,775

1,761

28,618

60

 

Batı Asya, Orta Asya, Güney Asya, Afrika ve Hint Okyanusu

Yargı yetkisi

Toplam

Ordu

Donanma

USMC

USAF

USCG

Bahreyn

3,753

16

3,049

273

19

396

Türkiye

1,725

153

5

30

1,537

Kuveyt

753

619

4

80

50

Katar

443

169

4

41

229

Cibuti

370

2

2

364

2

S.Arabistan

315

177

22

45

61

10

Mısır

259

208

8

22

21

Diego Garcia

217

217

BAE

189

26

21

63

79

Irak

153

6

1

144

2

Ürdün

115

63

3

35

14

İsrail

99

50

8

28

13

Diğer

1,100

173

68

757

102

Toplam

9,491

1,662

3,412

1,882

2,129

406

Belirsiz

Yargı yetkisi

Toplam

Ordu

Donanma

USMC

USAF

USCG

50 Eyalet ve Kolombiya

7,716

7,716

Denizaşırı
(özerk toprak)

5,936

398

6

3,415

1,171

946

Toplam

13,652

8,114

6

3,415

1,171

946

 

[6]Wikipedia, https://tr.wikipedia.org/wiki/Amerika_Birleşik_Devletleri_asker_konuşlandırmaları. (Erişim Tarihi: 10.12.2023)

 

2) DÜNYADAKİ ÜSLERİ

ABD Savunma Bakanlığı verilerine göre, üslerin kapasitesinin yüzde 21 fazlası olduğu, üslerdeki altyapının da çoğunlukla zayıf olduğu belirtilmektedir. ABD’nin sadece kullanılmayan üslerinin maliyetinin ise yıllık 500 milyon doları bulduğu ifade edilmektedir. ABD’nin sabit ve büyük üsleri de şöyle sıralanmaktadır:

Afganistan: Bagram Air Base, Camp Dwyer, Camp Leatherneck, FOB Delaram, Kandahar İnt Airport, Shindand Airbase.

Bahreyn: NRCC Bahrain, NSA Bahrain

Belçika: USAG Benelux, USAG Brussels

Bulgaristan: Aitos Logistics Center, Bezmer Air Base, Graf İnatievo Air Base, Novo Selo Range

Küba: Guantanamo Bay

Cibuti: Camp Lemonnier

Almanya: Campbell Barracks, Landstuhi Medical Center, Nato Base GEilenkichen, Panzer KAserne, Patrick Henry Village, Ramsetin AB, Spandahlem Air Base, USAG Ansbach, USAG Bamberg, USAG Baumholder, USAG Darmstadt, USAG Garmisch, USAG Grafenwoehr, USAG Heidelberg, USAG Hessen, USAG Hohenfels, USAG Kaiserslautern, USAG Mannheim, USAG Schweinfurt, USAG Stuttgart, USAG Wiesbaden

Yunanistan: NSA Souda Bay

Grönland: Thule Air Base, Guam, Andersan AFB, Naval Base Guam, Naval Forces Marianas

Irak: Camp Baharia, Camp Banzai, Camp Bucca, Camp Fallujah, Camp Taji, Camp Victory, COP Shocker, FOB Abu Ghraib, FOB Grizzly, Fob Sykes, Joint Base Balad, Victory Base Complex

İtalya: Aviano AB, Camp Darby, Caserma Ederle, NAS Sigonella, NSA Gaeta, NSA La Maddalena, NSA Naples

Japonya: Camp Courtney, Camp Foster, Camp Fuji, Camp Gonsalver, Camp Hansen, Camp Kinser, Cammp Lester, Camp McTureous, Camp S.D.Butler, Camp Schwab, Cam Zama, Fleet Activites Okinawa, Fleet Activites Sasebo, Fleeet Activites Yokosuka, Fort Buckner, Kadena Air Base, MCAS Futenma, MCAS Iwakuni, Misawa Air Base, Naval Air Facility Atsugi, Torii Station, Yokota Air Base, Yontan Airfield

Kosova: Camp Bondsteel

Kuveyt: Ali al Salem Airbase, Camp Arifjan, Camp Buehering, Camp Doha, Camp New York, Camp Patriot, Camp Spearhead, Camp Virginia

Kırgızistan: Transit Center at Manas

Hollanda: Joint Force Command, USAG Schinnen

Peru: Neval Medikal REsearch Unit Six

Portekiz: Lajes Field

Porto Riko: Fort Buchanan

Katar: Al Udeid Air Base

Suudi Arabistan: Eskan Village Air Base, King Abdul Aziz Air Base, King Fahd Air Base, King Fahd Air Base, King Khaild Air Base, Riyaht Air Base

Singapur. Comlog Westpac

Güney Kore: Camp Carroll, Camp Casey, Camp Castle, Camp Eagle, Camp Hovey, Camp Humphreys, Camp Market, Cam Red Cloud, Camp Stanley, Fleet Activitees Chinhae, K-16 Air Base, Kunsan Air Base, Osan Air Base, USAG Daegu, USAG Yongsan

İspanya: Morn Air Base, Naval Station Rota

Türkiye: İncirlik Air Base, İzmir Air Base

Birleşik Krallık: Raf Alconbury, RAF Croughton, RAF Fairford, Raf Lakenheath, Raf Menwith Hill, Raf Mildenhall.[7]

 

3) SON YILLARDA PASİFİK’E KAYDI

2011 sonrasında Amerika, Irak ve Afganistan’dan büyük ölçüde çekilmeye başlamasına karşın, yükselen güç Çin’in çevrelenmesi politikası Amerikan askeri konuşlanmasının Pasifik’e kaymasına neden olmuştur. Bu bölgede en çok Amerikan askerinin bulunduğu yer de Japonya olmuştur. Amerika’nın Japonya’da 60 bin 920, Güney Kore’de ise 29 bin 220 askeri, yine Guam Adası’nda da 11 bin 220 asker bulunmaktadır. Yine Avusturalya, Tayland, Filipinler, Hindistan, Singapur’da da 2 bine yakın Amerikan askeri konuşlanmıştır.

 Kuzey Kore'nin nükleer füze ile vurmakla tehdit ettiği ve Amerikan ordusunun bombardıman uçaklarının konuşlu olduğu Guam Adası'nda ise 11 bin 220 asker bulundurmaktadır. Yine Avusturalya, Tayland, Filipinler, Hindistan, Singapur dahil bölgedeki ülkelerde 2 bin civarında, Hawaii’de 71 bin 112 Amerikan askeri bulunmaktadır. ABD'nin Pasifik ülkelerinde konuşlu asker sayısı 103 bini geçmektedir. [8]

4) ORTADOĞU’DA 46 ASKERİ ÜS

ABD, Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve Körfez Savaşı’ndan (1991) sonra Ortadoğu’da geniş bir üs yelpazesine sahip olmuştur.

ABD’nin Ortadoğu ülkelerinde askeri üslerinin 2022 yılı rakamlarına göre durumuna bakıldığında ise, 11 ülkede 82 üsse sahip olduğu görülmektedir. Amerika’nın üs bulundurduğu ülkeler Katar, Bahreyn, Kuveyt, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, İsrail, Suriye, Ürdün, Irak ve Umman şeklinde sıralanmaktadır. Amerika’nın en fazla üs ve radarının bulunduğu ülke ise Türkiye’dir. Katar'daki El-Ubeyd Hava Üssü (1996’da 1 milyar dolara inşa edildi), Bahreyn'deki 5. Filo, Kuveyt’teki 3. Amerikan Ordusu Karargahı, Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Ez Zafra Hava Üssü sayılabilir. Yine Yemen’de özel birlik, Umman’da havaalanı ve liman, Suriye’de ise 18 askeri üssü bulunmaktadır. Bu üslerdeki asker sayısı kesi olarak bilinmemekle birlikte sayının 54 bine ulaştığı belirtilmektedir. Yine Bahreyn’de Ortadoğu’nun en büyük deniz gücü yine ABD’ye ait. 5.filo 2,5 milyon kilometrekarelik alanı kapsamaktadır. Bunun yanında Şeyh İsa Hava Üssü, Muharrik Hava Üssü’nde 7 binden fazla asker olduğu belirtilmektedir. Irak’ta 9 askeri üssü bulunan ABD, 2011’de bu ülkeden çekilmesine karşın askeri üslerdeki gücünü korumaktadır. Harir Hava Üssü, yine Erbil Havalimanı’ndaki askeri üs bunlar arasında sayılabilir.

Mısır’da Kahire’de, Ürdün’de Mavi Hava Üssü, İsrail’in güneyinde bulunan iki üs olarak bilinmekte ve bu üslerde askeri savunma sistemlerinin olduğu belirtilmektedir.

Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğusunda ise 18 üs ve askeri noktası bulunan Amerika’nın bölgede 2 bine yakın personeli olduğu bilinmektedir. Yine Kuveyt’te iş birliği anlaşması gereği 5 üste 15 bine yakın ABD askeri konuşlu bulunmaktadır. [9]

Pew Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan bir raporda 2016'da yurtdışında en fazla asker konuşlandıran ülke ABD'den sonra Türkiye olduğu belirtilmektedir.

Araştırmada ABD, toplam askeri gücünün yüzde 14,9'unu yurtdışında çeşitli ülkelere konuşlandırdığı görülmektedir. Türkiye'nin yurtdışındaki operasyonel asker gücü yüzde 13,2 gibi son raporda operasyonel Rus asker gücünün daha çok Kafkasya ve Suriye'de görev yaptığı, ABD'nin Afrika ile uzak doğu ülkelerinde, Fransa'nın da daha çok Afrika'da operasyonel halde olduğuna dikkat çekilmektedir. 

Bir başka dikkat çeken gelişme Türkiye'nin, güvenlik algısının ve güvenlik tedbirlerine ilişkin en fazla hazırlığın yapıldığı 5 ülke arasında yer almasıdır. Bu algının en fazla arttığı diğer ülkeler Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar olarak sıralanmaktadır.

Türkiye'nin IŞİD ile mücadeleye katılması ve Suriye'deki Kürt unsurlarına yönelik aktif operasyonlar başlatması güvenlik algısının artmasında en önemli etken olarak gösterilmektedir. 

Araştırmada NATO üyelerinin 2016 yılında yaptığı savunma harcamalarına da yer verilirken, Türkiye’nin, savunmaya en fazla harcama yapan beşinci ülke konumunda olduğu gözlenmektedir. [10]

ABD askeri harekatının 11 Eylül 2001 olayının ardından terörün de eklemlendiği Amerikan müdahalelerinin büyük kısmının da insani yardım faaliyetleri olarak gündeme geldiği görülmektedir. Bazı yazarlar bunun tezat oluşturmadığını, “askerî insancıllık” teriminin olduğunu, askerî müdahalenin de insani değerleri savunabileceğini belirtmektedir. “Barışı koruma” misyonu yanında, “insancıl sivil işleri” de kapsayacak şekilde askeri operasyonların yapılır olduğu gözlenmektedir. Barışı koruma, insani yardım, nötr niyetler, tarafsızlık gibi misyonlarla Kıbrıs, Lübnan, Bosna-Hersek, Kosova, Afganistan, Arnavutluk, Makedonya’daki mülteci kamplarında ordunun stratejik müdahale yanında siyasi olarak var olduğu belirtilmektedir. Yine yol yapımı, lojistik destek, mühendislik, mayın temizleme alanları yanında “siyasi insani” faaliyetlerde ordunun yerelması, asker sivil ilişkilerini de gündeme getirmektedir. NATO, sivil-askeri iş birliğini, “NATO Komutanı ve sivil toplumlar- ki buna uluslararası ve ulusal kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları ve ajanslar da dâhildir- arasında misyonu destekleyen koordinasyon ve iş birliği” şeklinde tanımlamaktadır.[11]

Amerika’nın dünya tarihine bakıldığında kısa sürede geniş bir üs yelpazesine sahip olduğu, üsleri sadece askeri değil, bulunduğu ülkeyi hegemonik sistemin parçası yapmakta da kullanması açısından önem taşımaktadır.  İkinci Dünya Savaşı sonrasında ABD’nin üsleri kurarken uluslararası kurumlardan, askeri ittifaklardan yararlandığı da gözlenmektedir.

Denizaşırı Amerikan üsleri, belli noktalarda askerî kuvvetlere lojistik destek vermekten ve kuvvetlerin yeni bölgelere erişiminde yardımcı olmaktan çok daha önemli roller üstlenmektedirler. Başlarda çok sorgulanmayan bu durum, özellikle 1960’ların sonlarına doğru savaş sonrasının “kurtarıcı” imajını kaybetmeye başlayan ABD’ye yönelik eleştirilerin yükselmesi ile tüm dünyada tepkiler doğurmaya başlamıştır.[12]

1980’lerden Soğuk Savaş’ın sonuna kadar olan dönemde ise Batı’nın ve ABD’nin yükselişi ile Sovyetler Birliği’nin düşüşü söz konusudur. Batı’nın ve ABD’nin yükselişi kapsamında petrol şokunun uzun vadede yarattığı Arap petrolündeki fiyat değişikliğinden etkilenmeyebilecek bir ekonomik düzen kurulması süreci ve sermaye yapısındaki güçlenme dönemin başına denk gelmektedir. [13]

ABD ayağında Sovyetler Birliği’ni yumuşak karnından vurma stratejisi içeren insan hakları yaklaşımı ile onu bir İslam kalkanı ile çevrelemeyi amaçlayan “yeşil kuşak” oluşumu ve Basra Körfezi’ndeki petrol alanlarını korumayı hedefleyen Carter Doktrini ile gelen ve ilk anda ABD’nin güçlenmesine ivme veren olaylar mevcuttur. Sonrasında Reagan Doktrini ile ABD, tüm dünyada anti-komünist hareketlere çeşitli şekillerde destek vermiştir. Dönemin Sovyetler Birliği ayağında ise özellikle Nisan 1985’te Gorbaçov’un işbaşına gelmesiyle zamanla ABD ile füze anlaşmaları yapma, Afganistan’dan çekilme, Doğu Avrupa’dan asker çekme ve yarım milyon askerin terhis edilmesi kararları alınmıştır. Kendi içinde de liberalleşmeye başlayan Sovyetler Birliği aynı dönemde etnik sorunların da patlak vermesiyle beraber devamında gelişen olaylarla yıkılmıştır. Böylece ABD dünya üzerindeki tek hegemonik güç olarak kalmıştır. [14]

 

     

 

 

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

    II)  TÜRKİYE’DEKİ ABD ASKERLERİ VE ÜSLER

     Türk Amerikan ilişkilerinin başlangıcı Osmanlı İmparatorluğu döneminde imzalanan 1830 tarihli Seyr-i Sefain Antlaşmasına kadar dayanırken, Kurtuluş Savaşı sırasında ABD tarafsız kaldı denilse de donanmayla işgalci güçlerle birlikte hareket etmiş, 1919’daki işgal güçlerinin kapitülasyonların devamına ilişkin istekleri ABD tarafından desteklenmiştir. Lozan Antlaşması sırasında da ABD desteğini arayan Türkiye, Türkiye’ye yatırım yapacak ABD’liler için teşvik (Chester Teşvikleri) kabul etmiştir. 2. Dünya Savaşı’nın son aylarında Türkiye ABD ve müttefiklerinin yanında yer almış ve Almanya’ya savaş ilan etmiş, Soğuk Savaş süreci ve SSCB’nin toprak talepleri Türkiye’yi ABD’ye yakınlaştırmış, Truman ve Marshall yardımları ardından Kore Savaşı’na Türk askerlerinin gönderilmesi ile Türkiye NATO’ya katılmış, bu durum Amerika’nın Türkiye’ye üsler kurmasına kadar uzanmıştır. Yine Soğuk Savaş sonrasında da 1.Körfez Savaşı, Irak Savaşı, Suriye İç Savaşı’nda İncirlik Hava Üssü başta olmak üzere Türkiye üsleri kullanılmıştır. [15]

  Türkiye’deki üslerin sayısı konusunda farklı zamanlarda farklı bilgiler ortaya çıkmaktadır. Türkiye'nin toplamda 16 noktasında ABD Silahlı Kuvvetleri'ne ait askeri üsleri yer almakta, yine 15 farklı noktada ise NATO radarları bulunmaktadır. Ayrıca 5 farklı noktada da ABD'nin füze ve nükleer bomba kontrol merkezleri konuşlanmıştır.[16]

Son resmi rakamlara göre Türkiye’deki üslerin sayısı ve yeri şöyledir:

Tesis/Karargâh

Şehir

Kullanan Ülkeler

NATO Kara Komutanlığı

İzmir

Türkiye NATO

SAMP/T Bataryası

Kahramanmaraş

Türkiye İtalya NATO

Konya Hava Üssü

Konya

Türkiye Almanya NATO

Erhaç Hava Üssü

Malatya

Türkiye ABD NATO

 

               1)İNCİRLİK ÜSSÜ

   Türkiye’deki üslerin içinde en önemli olanı ve stratejik konumda olan İncirlik Üssü, Adana’nın 15 km dışında olup, Mersin Limanı’na 70, İskenderun Limanı’na 125 km, Irak’a 500 km uzaklıkta, D-400 karayolu ve TAG otoyoluna bağlı, demiryolu ile de Güneydoğu Anadolu’ya bağlıdır.

     ABD ve Türkiye arasındaki iş birliğinin bir parçası olarak kullanılır ve Amerikan Hava Kuvvetleri’ne aittir. İncirlik Hava Üssü, stratejik bir konumda bulunur ve Amerikan askeri operasyonlarının bölgedeki destek merkezlerinden biri olarak işlev görür.

     Türkiye’deki üsler içinde en çok tartışma konusu olan İncirlik Üssü, Soğuk Savaş döneminde SSCB’den gelebilecek tehlikelere karşı kurulmuş bir üs özelliği taşımaktadır.

     Türkiye’deki üsler içinde en çok üzerinde tartışma konusu olan İncirlik Üssü’dür.  ABD Soğuk Savaş sürecinde SSCB ile patlak verebilecek büyük savaşı olabildiğince topraklarından uzak bir noktada karşılamak için dünyanın çeşitli yerlerinde birçok üs ve tesis kurmuştur. Bu üs ve tesisler, çevreleme politikası kapsamında SSCB topraklarına yakın yerlerde yoğunlaşmıştır.

       2. Dünya Savaşı sonrasında SSCB’nin tehditleriyle birlikte ABD ile yakınlaşan Türkiye, dönemin CİA belgelerinde, yine 22 Aralık 1948 tarihli Türkiye kitapçığında, 8 Ocak 1951 tarihli CIA raporunda da belirtildiği gibi stratejik olarak görülmüş ve üslerin kurulması uygun bulunmuştur.

       Yine ABD’nin Ankara Büyükelçisi (1948-1952) George Wadsworth’un 3 Mayıs 1951 tarihli raporunda, Türkiye’nin patlak verebilecek büyük savaşta tarafsızlığını korumaya çalışacağına dikkat çekilirken, Türkiye’nin tarafsız tutumuna karşın topraklarının güvenliği için üs ve tesisleri kendi lehine kullanıma açacağını belirtmiştir.

       ABD istihbarat teşkilatı The Office of Strategic Services-OSS (1942-1945), 1943 yılında Adana’da bir merkez kurmuş, ABD Elçisinin Adana’daki yazlık evi istihbarat merkezi olmuştur. ABD Dışişleri Bakanlığı Politika Planlama Dairesi Büyükelçisi Edwin C. Wilson 25 Mayıs 1948 tarihinde Türkiye’de askerî bir muharebe merkezi kurulması için Türk yetkilileri ile görüşmeler yapmak üzere kritik bir ziyaret gerçekleştirmişti. Ziyaret sonrasında ABD Genelkurmayı tarafından hazırlanan raporda (1949 Mayıs) İskenderun-Adana bölgesinde bir hava üssü kurulması için Türkiye ile anlaşma yapılması önerilmişti. SSCB’nin 1949’daki nükleer bomba denemesi, Yugoslavya’nın SSCB’den ayrılması, Ortadoğu’daki gelişmeler de üssün kurulmasını hızlandırmıştır.

  1950 seçimlerinde Demokrat Parti, bu olayı seçim propagandası olarak kullanmış, ABD’nin üs talebine karşılık NATO üyeliği istemiştir. 1952’de de NATO’ya üye yapılmıştır. Bu üyelikle birlikte üslerin kurulması kabul edilmiştir. NATO Sözleşmesi kapsamında 23 Haziran 1954 tarihinde Türkiye ile ABD arasında imzalanan Askerî Kolaylıklar Anlaşması ile ABD’nin ülke topraklarında üs ve tesis kurma ile askerî faaliyetlerde bulunmasının yasal zemini hazırlanmıştır.[17]

31 Mart 1957 tarihinde Türkiye’de 3.720 asker, 138 sivil ve 2.167 aile üyesi olmak üzere toplam 6.025 Amerikalı personel bulunmaktaydı. 15 Mart 1958’de bu sayı 6.449’u asker olmak üzere 10.573’e çıkmıştır. Sadece altı ay sonra 15 Kasım 1958’de bu sayı 13.247’ye ulaşmıştır. Hızlı bir artış gösteren personel sayısı 1970’li yılların başında 25.000’e ulaşmıştır. [18]

SSCB’nin Afganistan’ı işgal etmesi, İran İslam Devrimi Türkiye’nin ABD’nin ileri üssü olma özelliğine ulaşmıştır.  ABD, üs ve tesisleri SSCB ve Ortadoğu ülkelerini dinlemek ve izlemek gibi faaliyetlerin yanı sıra müdahale için de önemli bir lojistik merkez olarak kullanmıştır. ABD, Türkiye’deki askerî hareketliliği de üs ve tesisler sayesinde takip etmiştir. Bu nedenle Türkiye’deki üs ve tesisler ülke güvenliğinden ziyade ABD’nin güvenliği için önemli rol üstlenmiştir. Üs ve tesislerin varlığı Türkiye’yi kimi zaman hedef hâline getirmiştir.[19]

           ABD’nin NATO müttefiklerine yönelik savunma taahhütlerini yerine getirme amacıyla da kullanılan İncirlik Hava Üssü, Kraliyet Hava Kuvvetleri ve diğer müttefik ülkelerin askeri personelinin de konuşlandığı bir yer olma özelliği de taşımaktadır.  İkinci Dünya Savaşı sırasında inşa edilen üs 1955’te Amerikan Hava Kuvvetleri tarafından kullanılmaya başlanmıştır. O zamandan beri üs, ABD ve NATO müttefikleri için stratejik bir konumda bulunarak farklı dönemlerde kullanılmıştır.

İncirlik Hava Üssü, Soğuk Savaş döneminde stratejik bir öneme sahipti ve bugün de ABD’nin bölgedeki askeri varlığını desteklemeye devam etmektedir. Üs hem Amerikan Hava Kuvvetleri hem de diğer müttefik ülkelerin askeri personeli tarafından kullanılmaktadır.

ABD planları açısından hala stratejik öneme sahip olan İncirlik Üssü, Irak ve Afganistan başka olmak üzere bölgedeki üslere rağmen önemini hala korumaktadır. Bu durum Türkiye’nin ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmasına da neden olabilir. İncirlik bir NATO üssü olsa da geliştirilen konsept belgeleri ile ittifakın görev alanının ve tehdit tanımlamasının genişletilmiş olması üssün kullanım alanını da doğrudan etkilemektedir. Ayrıca sorun sadece NATO operasyonlarından kaynaklanmamaktadır. ABD’nin terörizme karşı savaş söylemi adı altında tek taraflı politikalarını devam ettirmesi halinde, ekonomik kırılganlığın getirdiği baskı ile diğer devletlerle ilişkilerinde daha militarist bir dil benimsemesinin kaçınılmaz olacağı görülmektedir. NATO veya BM kararları olmadığı durumlarda da ABD’nin uluslararası hukuku çiğneyerek savaş açabileceğini ve İncirlik Üssü’nü kullanmak isteyeceğini Irak Savaşı sürecinde yaşananlar ortaya koymuştur. [20]

1980’lerin sonuna yaklaşırken değişen uluslararası ortam Türkiye’deki üsleri de etkilemiştir. Silahlanma yarışı ile başlayan dönem, kuvvet indirim anlaşmaları ile sona ererken, Sovyetler Birliği’nin çözülme süreci de tamamlanmıştır. Soğuk Savaş’ın son döneminde yaşanan gelişmeler, ABD’nin üs politikasının da doğrudan etkilemiş, bu NATO planlarına yansırken, deniz aşırı üsleri yeniden yapılandırma kararının bir parçası olarak pek çok üs bu dönemde kapatılmıştır. Türkiye’de Erhaç Hava Üssü ve Eskişehir Ana Mühimmat Deposu 1991 Mart ayında kapatılırken, buradaki nükleer silahlar da geri çekilmiş ve Türkiye’deki nükleer yetenekli dört uçak filosu, ikiye indirilmiştir. Bunu Nisan 1995’te Avrupa’daki kuvvetlerin azaltılması kapsamında ABD’nin Avrupa Hava Kuvvetleri Komutanlığı bazı askeri üslerin kapanacağını açıklaması izlemiştir. 1996’da Mürtet (Akıncı) Üssü’ndeki ve Balıkesir’deki üslerin nükleer mühimmat görevleri sona erdirilmiş ve buradaki nükleer silahlar İncirlik’e taşınmıştır. Bununla birlikte her iki üsteki 6 depo iptal edilmeyerek yedek konumuna alınmıştır. Soğuk Savaş’ın sona ermesi Türkiye’deki üslerden vazgeçildiği anlamına gelmediği gibi yenilenen NATO ile üslerin yeni görevleri ortaya çıkmıştır. [21]

 

  2) 1 MART TEZKERESİNDEKİ DURUM

   1 Mart 2003’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Amerikan askerlerinin Türkiye’de konuşlanması ve Irak’a geçmesine ilişkin tezkerenin reddedilmesiyle, Türk-Amerikan ilişkilerinde kırılma meydana gelmiştir. TBMM’de tezkerenin onaylanmamasından siyasiler değil askerler sorumlu tutulmuştur. Sebebi de MGK’nin net bir tutum ortaya koymaması olarak gösterilmiş ve iki ülke arasında askeri ilişkiler ciddi hasar görmüş, liderlerin kişisel ilişkilerine dayalı şekilde temaslar yürütülür hale gelmiştir. [22]      

 

            3) TÜRKİYE ÇEVRESİNDEKİ ÜSLER

            Türkiye’deki üsler yanında, Türkiye’nin çevresindeki komşularında da Amerikan askeri ve üsleri olduğu görülmektedir. Türkiye’nin Güneyinde Suriye ve Irak’ta Amerikan üsleri bulunmaktadır. Suriye’nin Kuzey ve Kuzeydoğusu yanında Irak’ta Irak/Suriye/Ürdün sınırında Tenef bölgesinde de Amerikan üsleri mevcuttur.

Öte yandan Karabağ’ın Azerbaycan’a geçmesiyle ilgili gelişmelerle birlikte ABD ile Ermenistan’ın birlikte 11-20 Eylül 2023 tarihleri arasında düzenlenen “Eagle Partner 2023” askeri tatbikatı, her ne kadar Uluslararası barış gücü misyonlarına katılım için hazırlık çerçevesinde yapılsa da bölgeye kaç ABD askerinin geldiği bilgisinin yer almaması, Rusya ve İran’ın tepkisiyle karşılaşması dikkat çekmektedir. [23]

        NATO’ya girmesi tartışmaları süren Gürcistan, ABD’nin birçok operasyonuna asker gönderirken, Afganistan’daki 4.askeri birliğin de sahibi olma özelliği taşımaktadır. Ülkede ABD üssü olmasa da Vazianni askeri üssü başta olmak üzere Tiflis yakınlarındaki 4 askeri üst ABD ve NATO tarafından eğitim amaçlı kullanılmaktadır. Yine ABD’nin Ermenistan’a en yakın birlikleri, Türkiye ve Ermenistan sınırına çok yakın olan Akhalkalaki üssünde bulunmaktadır. [24]

İran’da Amerika’nın üssü bulunmazken, Suriye’de 2014’ten bu yana ABD’nin kurduğu 2 hava, 8 kara üssü bulunmaktadır. Sonradan bu üslere 3 büyük üs daha eklenmiştir.

Şırnak ve Cizre’ye 3 km uzaklıkta kurulma kararı alınan Ayn Divar üssü’nün İncirlik’e alternatif olacağı belirtilmektedir. ABD, Ayn Divar üssüne yapacağı büyük sevkiyatları da İncirlik’ten değil, Erbil Havalimanı’ndan yapılmaktadır.

Irak’ı 2003’te işgal eden ABD, Irak’ta 13 askeri kurmuş durumda. Aktif olan 9 üste 5 bin asker olduğu belirtilmektedir. Erbil Havalimanı bunlar arasında en önemlilerinden birisini oluşturmaktadır.

Yine Türkiye’nin komşularından Yunanistan’a ilk üs 1969’da Girit’te açan ABD, Stefanovicio, Larissa ve Alexandroupoli üslerine sahiptir. Ayrıca Yunanistan, ABD’nin ülkedeki her askerî tesisi kullanmasına da onay vermiştir. ABD Yunanistan’daki 6 kara, 10 deniz ve 15 hava üssünün tamamını kullanabilmektedir. Afrika’dan kaydırılan silahlı İHA’ların da Larissa üssünde olduğu bilinmektedir. 20 bin asker taşıma kapasitesi bulunan bu araçlar, Türkiye sınırındaki Batı Trakya ve Ege adalarına yerleştirilmiştir. Yunanistan’ın, Türkiye’ye yakın olan 23 adadan 21’ini uluslararası anlaşmalara aykırı bir şekilde silahlandırdığı da gözlenmektedir. Yunan Komünist Parti lideri, silahlanmanın bununla da kalmadığını, ABD’nin Araxos Hava Üssü'nde yığınak yaptığını, Larisa hava sahasına insansız hava araçları yerleştirdiğini ve Dedeağaç'ta 30 helikopter tuttuğu belirtilmektedir.

Bulgaristan’da, ABD’nin, 2006 yılında yaptığı askerî iş birliği anlaşmasından bu yana Bulgaristan’da 4 askerî üssü bulunmaktadır. Bu üslerde 15 yıldır toplam 2500 asker görev yapmaktadır. Geçtiğimiz ekim ayında yapılan yeni bir anlaşma ise, Bulgaristan’ın stratejik önemini artırdığını göstermektedir. ABD, iki ülke arasında imzalanan 10 yıllık Savunma İş birliği Yol Haritası kapsamında Bulgaristan'a 2500 asker daha göndererek mevcut kuvvetlerini ikiye katlamayı planlamaktadır. Bulgaristan’ın ayrıca 2024'te ABD’den sekiz adet F-16 teslim alacağı belirtilmektedir.

GKRY, ABD, Kıbrıs Rum Kesimi’nde bulunan ve İngiltere’nin yönettiği Lakatamia, Akrotiri ve Troödos üslerini uzun zamandır kullanılmaktadır. Fakat 2020 yılının başlarında kendine ait bir üs kurmak için harekete geçmiştir. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Savunma Bakanı Angelides, ülkesi için büyük bir müjde olan bu haberi basına duyururken, ABD ordusuna ait bir görev gücünün güneyde konuşlandığını, ancak bu askerlerin görevinin tamamen insani nitelikte olduğunu söylemekle yetinmiştir. 500 Amerikan askerinin Güney Kıbrıs’ta ne gibi bir ‘İnsani görevde bulunacakları”, muhtemelen yakın zamanda ortaya çıkacaktır.[25]   

 

      

 

 

        SONUÇ

        ABD’nin tek hegemonik güç haline geldiği Soğuk Savaş sonrasında Yeni Dünya Düzeni adıyla gündeme getirdiği siyasi ilişkiler ve ekonomik bağlarla birbirine bağlı ancak realizme dayalı düzende barışı ve demokratikleşmeyi sağlayacak itici gücün “küreselleşme” olacağı öngörülmekteydi. 11 Eylül 2001 sonrasındaysa güvenlik ve güç politikasının ABD dış politikasının tamamen askeri hale geldiği görülmektedir. 

        2002 yılında ABD Ulusal Güvenlik Konseyi tarafından açıklanan güvenlik politikası; hem Amerika’nın herhangi diğer bir güç üzerindeki askeri üstünlüğünü sürdürmekteki kararlığını hem de askeri faaliyetlerle tehditleri ortadan kaldırma konusundaki özel hak iddiasını ifade etmekteydi.

       Amerikan hegemonyası, askeri ve siyasi liderliğinin küresel kabul görmesi üzerine oturmaktadır. Ülkeler ya müttefik olmayı tercih etmekte üs kurmaktan, ABD’nin dünya ekonomisine ilişkin önerilerini kabul ederek gerekli düzenlemeleri yapmaya kadar birçok yöntemle destek sunmakta ya da sistemin dışında kalarak yalnız kalmaktadır. Bu durum da tehdit olmaya başlarlarsa hedef haline gelmektedir.

       İki büyük dünya savaşından hem ticareti arttırarak ekonomik hem de siyasi olarak hegemonik güç şeklinde çıkan ABD’nin ekonomisini savaşlarla ayakta tutma stratejisi devam ettiği sürece dünyadaki üslerinin sayısının ve güçlerinin azalması beklenmemelidir. ABD’nin savaştan sonra ekonomik durgunluktan kaçınmak için sürekli bir savaş ekonomisi uygulama politikasını devam ettirdiği günümüzde de görülmektedir. Bu durum ABD içinde de zaman zaman tartışılmasına, hatta Pentagon’u hesap vermek zorunda bırakmasına karşın işleyişine devam etmektedir. Pentagon’a, zaman zaman merkezi bütçe tarafından tahsis edilen bütçenin sadece belli bir kısmını resmi olarak muhasebede gösterebilirken, büyük kısmını resmi olarak nereye harcadığını gösterememesi tepkilere yol açmaktadır.

       ABD eski Başkanı Dwight D. Eisenhower veda konuşmasında, vatandaşlarını ülkelerini, özgürlüklerini, demokrasilerine tehdit edecek düşmana karşı uyarırken, bu potansiyel düşmanın “endüstriyel askeri yapı” olduğuna dikkat çekiyordu. Pentagon, politikacılar ve silah sanayinin üç ayağını oluşturduğu güç eksenini Eisenhower, “military-industrial complex” şeklinde tanımlıyordu.

 

       ABD’nin gücünü savaş ekonomisi ve savaşlara dayandırması yanında enerji gibi hayati öneme sahip konuda dünyanın ana hatlarında hakimiyetini sadece askeri yöntemlerle devam ettirmeye çalışmasının kalıcı olup olmayacağını da zaman gösterecek. Ancak bu politikanın yerini “akılcı Güç’e bırakmaması halinde dünyada kalıcı barışın sağlanması zor görünüyor. Kalıcı bir barışın tesis edilemediği bir dünyada ise hem diğer ülkelerdeki hem de Türkiye’deki üslerin varlığını sürdürmesi bekleniyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

     KAYNAKÇA

1.     Arda, Furkan. "1950-1960 Döneminde Türkiye-ABD İlişkilerinin İncelenmesi." (2018) Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Sayfa 25.

2.     Artokça, İzzettin. "ABD'nin Ortadoğu'daki Askeri Varlığı ve Askeri Geleceği." TASAM, 2013. Sayfa 35-36.

3.     Bölme, Selin. "İncirlik Üssü." [https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/540205]. Erişim Tarihi: 22.10.2023.

4.     Bölme, Selin. "Soğuk Savaş'ta NATO-ABD-Türkiye Üçgeni, Askeri Üsler." Uluslararası İlişkiler Akademik Dergi, 2010. Sayfa 52, 71.

5.     Dünya Gazetesi. "Ermenistan ile ABD'den Ortak Askeri Tatbikat, 2023." [https://www.dunya.com/dunya/ermenistan-ile-abdden-ortak-askeri-tatbikat-haberi-703970]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

6.     FHA. "ABD'nin 11 Ülkede 82 Askeri Üssü Var, 2022." [https://www.farsnews.ir/tr/news/14010621000512/ABD'nin-%C3%9Clkede-2-asker%C3%AE-%C3%BCss%C3%BC-var]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

7.     GZT. "Etrafımız ABD Tarafından Sarılıyor." [https://www.gzt.com/gercek-hayat/etrafimiz-abd-tarafindan-sariliyor-3593667]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

8.      Güvenç, Serhat. "Medyascope, 2023." [https://medyascope.tv/2023/03/05/serhat-guvenc-yazdi-1-mart-tezkeresinden-20-yil-sonra/]. Erişim Tarihi: 21.10.2023.

9.      İleri, Kasım. "ABD'nin Dünya Polisliği, 2020." [https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdnin-dunya-polisligi-amerika-ana-kitasi-disinda-320-binden-fazla-abd-askeri-bulunuyor/2048835]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

10.   Kapucu, Davud. "ABD'nin Ortadoğu Politikasına Kendi Ulusal Güvenlik Doktrinleri Eksenin Bir Bakış." Anadolu Akademi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 3, Sayı 2 (2021). Sayfa 223.

11.   Kıyanç, Sinan. "Soğuk Savaş Yıllarında Türkiye'deki ABD Üs ve Tesisleri." Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 36, Sayı 101 (2023). Sayfa 203-252. [https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/296/tur]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

12.   Samar, Kamuran. "ABD'den Sonra Yurtdışında En Fazla Asker Konuşlandıran Ülke Türkiye Oldu." [https://tr.euronews.com/2017/11/21/abd-den-sonra-yurtdisinda-en-fazla-asker-konuslandiran-ulke-turkiye-oldu]

13.   Şarkul Avsat. "ABD'nin 800 Üssü Var, 2019." [https://turkish.aawsat.com/home/article/2053271/abd%E2%80%99nin-d%C3%BCnya-genelinde-800-%C3%BCss%C3%BC-var-hangi-%C3%BClkede-ne-kadar-%C3%BCs-var]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

14.    Wikipedia. "ABD Askeri Konuşlandırmaları." [https://tr.wikipedia.org/wiki/Amerika_Birle%C5%9Fik_Devletleri_asker%C3%AE_konu%C5%9Fland%C4%B1rmalar%C4%B1]. Erişim Tarihi: 22.10.2023.



[2] İleri, Kasım. "ABD'nin Dünya Polisliği, 2020." [Https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdnin-dunya-polisligi-amerika-ana-kitasi-disinda-320-binden-fazla-abd-askeri-bulunuyor/2048835]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

[3] İleri, Kasım. "ABD'nin Dünya Polisliği, 2020." [Https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdnin-dunya-polisligi-amerika-ana-kitasi-disinda-320-binden-fazla-abd-askeri-bulunuyor/2048835]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

[5] Artokça, İzzettin. "ABD'nin Ortadoğu'daki Askeri Varlığı ve Askeri Geleceği." TASAM, 2013. Sayfa 35-36.

 

 

 

[7] Şarkul Avsat. "ABD'nin 800 Üssü Var, 2019." [https://turkish.aawsat.com/home/article/ABD’nin-dünya-genelinde-800-üssü-var-hangi-ülkede-ne-kadar-üssü-var]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

[8]İleri, Kasım. "ABD'nin Dünya Polisliği, 2020." [https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdnin-dunya-polisligi-amerika-ana-kitasi-disinda-320-binden-fazla-abd-askeri-bulunuyor/2048835]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

 

[9] FHA. "ABD'nin 11 Ülkede 82 Askeri Üssü Var, 2022." [https://www.farsnews.ir/tr/news/14010621000512/ABD'nin-ülkede-2-askeri-üssü-var]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

 

[10]Samar, Kamuran. "ABD'den Sonra Yurtdışında En Fazla Asker Konuşlandıran Ülke Türkiye Oldu." [Https://tr.euronews.com/2017/11/21/abd-den-sonra-yurtdisinda-en-fazla-asker-konuslandiran-ulke-turkiye-oldu]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

 

[11] Arda, Furkan. "1950-1960 Döneminde Türkiye-ABD İlişkilerinin İncelenmesi." (2018) Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Sayfa 25

[12] Bölme, Selin. "İncirlik Üssü." [Https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/540205]. Erişim Tarihi: 22.10.2023.

      [13] Kıyanç, Sinan. "Soğuk Savaş Yıllarında Türkiye'deki ABD Üs ve Tesisleri." Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 36, Sayı 101 (2023). Sayfa 203-252. [https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/296/tur]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

[14] İleri, Kasım. "ABD'nin Dünya Polisliği, 2020." [Https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdnin-dunya- polisligi-amerika-ana-kitasi-disinda-320-binden-fazla-abd-askeri-bulunuyor/2048835]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

[15] Wikipedia. "ABD Askeri Konuşlandırmaları." [Https://tr.wikipedia.org/wiki/Amerika_Birleşik_Devletleri_asker-konuşlandırmaları]. Erişim Tarihi: 22.10.2023.

[16] FHA. "ABD'nin 11 Ülkede 82 Askeri Üssü Var, 2022." [Https://www.farsnews.ir/tr/news/14010621000512/ABD’nin-11ülkede-2-askeri-üssü-var]. Erişim Tarihi: 19.10.2023.

 

[17] Kıyanç, Sinan. "Soğuk Savaş Yıllarında Türkiye'deki ABD Üs ve Tesisleri." Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 36, Sayı 101 (2023). Sayfa 203-252. [https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/296/tur]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

[18] Kıyanç, Sinan. "Soğuk Savaş Yıllarında Türkiye'deki ABD Üs ve Tesisleri." Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 36, Sayı 101 (2023). Sayfa 203-252. [https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/296/tur]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

[19] Kıyanç, Sinan. "Soğuk Savaş Yıllarında Türkiye'deki ABD Üs ve Tesisleri." Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt 36, Sayı 101 (2023). Sayfa 203-252. [https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/296/tur]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

[20] Bölme, Selin. "Soğuk Savaş'ta NATO-ABD-Türkiye Üçgeni, Askeri Üsler." Uluslararası İlişkiler Akademik Dergi, 2010. Sayfa 52, 71.

 

[21] Bölme, Selin. "Soğuk Savaş'ta NATO-ABD-Türkiye Üçgeni, Askeri Üsler." Uluslararası İlişkiler Akademik Dergi, 2010. Sayfa 35.

 

[22] Güvenç, Serhat. "Medyascope, 2023." [Https://medyascope.tv/2023/03/05/serhat-guvenc-yazdi-1-mart-tezkeresinden-20-yil-sonra/]. Erişim Tarihi: 21.10.2023.

 

[23] Dünya Gazetesi. "Ermenistan ile ABD'den Ortak Askeri Tatbikat, 2023." [Https://www.dunya.com/dunya/ermenistan-ile-abdden-ortak-askeri-tatbikat-haberi-703970]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

       [24] GZT. "Etrafımız ABD Tarafından Sarılıyor." [Https://www.gzt.com/gercek-hayat/etrafimiz-abd-tarafindan-sariliyor-3593667]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

[25] GZT. "Etrafımız ABD Tarafından Sarılıyor." [Https://www.gzt.com/gercek-hayat/etrafimiz-abd-tarafindan-sariliyor-3593667]. Erişim Tarihi: 20.10.2023.

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder