19 Nisan 2024 Cuma

          BALKANLARIN ROMEO JULLİET'İ

          MUSTAFA KEMAL VE ELENİ

          MANASTIR ASKERİ İDADİ'DE MUSTAFA KEMAL ANI ODASI

Manastır Askeri İdadi


       NEVİN BİLGİN

       Makedonya'nın şehri olan Manastır'a yaklaşırken  Atatürk'ün çok sevdiği "Manastır" türküsü kulaklarımıza eşlik ediyor; "Manastır'ın ortasında var bir havuz/ Canım havuz/ Bu yurdun kızları hepsi de yavuz/ Biz çalar oynarız...." 

       Otobüsteki birçok kişi duygulanıyor. 

        Yol üzerinde Resne'de bulunan İttihat Terakki'nin en ünlü 3 simasından biri ve Türk Yunan savaşındaki faydaları nedeniyle üne kavuşan Resneli Niyazi'nin sarayını panoramik olarak görüp Bitola'ya yani Manastır'a varıyoruz. Burada Türk Çarşısını, Bedesten'i, İshakiye Camii'ni, Yeni Camii'ni ziyaret ediyoruz. 

        Şirok, 19.yy sonlarında Manastır'ın en geniş sokağı. Zaten Makedonca'da Geniş Sokak anlamına geliyor. Günümüzde müze olan Askeri İdari bu sokağın kentin meydanı ile birleştiği yerde bulunuyor. O yıllarda ders saatleri dışında askeri öğrenciler bu sokakta sıkça dolaşıyor. Sokaktan geçerken rehberimiz soldaki iki katlı bir binaya dikkat çekiyor; "İşte Eleni burada oturuyordu" diyor.  Ve  Atatürk'ün mezun olduğu Askeri İdadi ve Atatürk Müzesi'nin önünde buluyoruz kendimizi.  İçine girdiğimizde Atatürk'ün çocukken koridorlarında yürüyüp koşturduğu okulun merdivenlerini çıkmak, koridorlarında yürümek bambaşka bir duygu yaratıyor. 




     Müze'nin sadece birinci katında bir odanın Atatürk'e ayrıldığını görüyoruz. Atatürk'ün büstü, heykeli bulunan odada, o dönemde giyilen askeri öğrenci kıyafetlerinden örnekler, Atatürk'ün aldığı madalyalar, ailesine ilişkin bilgi ve belgeler yanında bir de ziyaret defteri konulmuş. Ayrıca video ile bilgi veriliyor. Müzedeki bilgi ve belgelerin yetersizliği ziyaret edenleri hem üzüyor, hem de şaşkına çeviriyor. Çoğunluğu da ziyaret defterine bu şikayeti yazmadan geçemiyor tabii ki. 

      Rehberimizin verdiği bilgiye göre, Mustafa Kemal işte burada okurken ve Eleni'nin (Karinte) oturduğu sokaktan geçerken aşık olur; 

    "1896 yılında Genç Harbiyeli Mustafa Kemal, askeri lisede okumak için Selanik’ten Manastır’a gelir.Henüz 15 yaşında. Üç yıl okuduğuna göre. Aşkı yaşadığı dönem 15-18 yaş arası. Anlatılanlara göre aşkları, Eleni ile göz göze gelmeleriyle başlar. Mustafa Kemal, güzel Eleni’yi balkonlarında otururken fark eder. Mustafa Kemal her gün evlerinin önünden geçermiş, Eleni de hep balkonda bizim delikanlıyı beklermiş. Mustafa Kemal ve Eleni arasında güçlü bir aşk doğar. Biraz da yasaklı bir aşk…Manastırlı güzel Eleni Karinte ve genç Mustafa Kemal birbirlerine aşık olmalarına rağmen kavuşamazlar.Eleni, Mustafa Kemal ile kaçmaya çalışırken babası yakalar ve Eleni’yi eve kapatarak zorla başka bir adamla evlendirmek ister. Bu aşkın doğruluğunu, ne Eleni’nin babası ne de Mustafa Kemal’in annesi onaylar…Hikaye üzerine kuru söylenti çoktur… Gerçek ise Manastır’daki o tarihi evin balkonundaki Eleni’nin aşkının hala yaşıyor olması…"



                (Eleni Karinte'nin evinin olduğu sokak, Mustafa Kemal'in önünden defalarca geçtiği sokak)

     ELENİ'NİN MEKTUBU

     Eleni'nin Mustafa Kemal'e sonradan yazdığı söylenen mektup da şöyledir: 

     "Kemal Atatürk’e

      Çok uzun yıllar oldu.,ben senden hala bir haber bekliyorum.Eğer bu mektup eline geçerse beni hatırla ve kağıdın üzerindeki gözyaşlarını gör.Yıllar geçiyor ve ben senin hakkında çok şey duydum.Hayat devam ediyor. Eğer senin hayatında başka bir kadın varsa bu mektubu yırt at.Ve o kadına sor ,Bitola’dan Eleni Karinte diye bir kadının seninle bir gün geçirmek için hayatını verebileceğine inanır mı?

     Eğer sen o kadını benim seni sevdiğim kadar seviyorsan, ona hiçbir şeyden bahsetme ve mutlu olmasını sağla.

     Fakat sen hala balkondaki kızı hatırlıyor ve başka birini sevmemişsen, bil ki seni hala bekliyorum ve ömrüm boyunca bekleyeceğim. Beni unutmadığını ve geri döneceğini umut ediyorum.Babam öldü.Onun beni senden bir ay boyunca eve hapsetmek suretiyle ayırmasının üzerinden yıllar geçti.Babamın beni evlendirmek istediği adam kendini sevip sevemeyeceğini sordu, “hayır “dedim. ”Ben ilk aşkımı seviyorum.

    Bu yüzden babam beni hiç bağışlamadı.Ben de onu bağışlamadım. Şimdi eskiden olduğu gibi genç ve güzel değilim.Ama yine de seni sonsuza kadar seveceğim"





    Bu aşk hikayesi, birçok kişi tarafından Balkanların Romeo ve Juliet’i olarak değerlendirilmiştir.



Manastır'daki müzede Mustafa Kemal Anı Odası




                                          Manastır Askeri İddadi Müze Mustafa Kemal Anı Odası 



              Eleni Karinte






     Eleni Karinte'nin evi balkonundan Mustafa Kemal'in sokaktan geçişini izlemiş hep

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder