26 Nisan 2024 Cuma

 

 

UMUDUN PERDESİ: ASPERA

 Bursa Nilüfer yeni bir tiyatro sahnesine kavuştu. 



       Aspera, umutsuzluğun karanlık gölgelerinden parlayan bir ışık gibiydi, tıpkı gökyüzünün incisi gibi.

  • Aspera, zorlu yollarda yürüyenlerin azmini, ateşini, direncini, mutluluğunu anlatır. Nehir gibi engelleri aşarak akar, öncüsü vazgeçmeyen ruhlardır. Bu yolda iki genç, yaşamın zorluklarına meydan okuyarak, hayallerinin peşinden koştular. Sahne perdesinin arkasındaki gizli dünyaydı tutkuları. Kendi hayatlarının oyununu sahneleyen karakterler gibi, hayallerini gerçeğe dönüştürdüler.
  •  Ve işte, Aspera “Perde” dedi. O perde Aspera’nın anlamıyla bir kez daha hayat buluyordu. 
  • Bu umut, direnç, heyecan, mutluluk dolu bir hikâyenin başlangıcıydı. Şöyle dönüp baktıklarında o yolunu kaybetmiş gibi hissettikleri zaman, maddi zorluklar, onları derinden yaralayan anlaşmazlıklar geride kalmış, yıldızların ışığı onları kendi tiyatrolarına kurmaya yönlendirmişti.
  • Biriktirdikleri az parayla, küçük bir mekân kiraladılar. Birlikte duvarlarını boyadılar, sahneyi düzenlediler, koltukları özenle yerleştirdiler, küçük mekânı bir sahne haline getirdiler. Gece gündüz demeden çalıştılar, metinleri okudular, rollerini ezberlediler ve sahneye koydukları her detayda birbirlerine destek oldular.
  •     Aspera'nın Sahnesi, tutkunun, inancın, dostluğun sembolüydü adeta. Hayallerin gerçeği dönüşebileceğini gösteren bir ilham kaynağı.  Aspera, iki genç ruhun değil, bir toplumun umudu ve sanatın gücünün bir yansımasıydı.
  • Bursa'nın kültür-sanat hayatına Aspera böylece eklenmiş oldu.
  • Bir nefes, bir ritm gibi hayata eklenen Aspera ilk olarak “Denize Doğru Orhan Veli" oyunuyla sahne aldı. Perde açıldığında, seyircilerin ruhları, Orhan Veli'nin kelimeleriyle dans etti. Sahnenin tozlu perdeleri aralandığında, geçmişin anıları, bugünün coşkusuna karıştı. Eray Soykan, Orhan Veli'nin çalkantılı hayatına can verirken, izleyicilerin yüreklerinde dalgalar estirdi. Her söz, bir anlamın derinliğini taşıyordu; her bakış, bir hikâyenin başlangıcını müjdeliyordu.
  • Eray Soykan, yaptığı açıklamada, Türk tiyatrosuna "Merhaba" demenin gururunu yaşadıklarını ifade etti. Aspera Sahne'nin, titiz bir çalışmanın ürünü olarak Türk tiyatrosuna yeni bir soluk getireceğine olan inancını dile getirdi. Her akşam farklı oyunlarla, farklı hikayelerle seyircilere kucak açacaklarını söylerken, kültürel bir yolculuğa davet etti tüm izleyicileri.
  • Bu gece, Aspera Sahne'nin perdesi açıldı ve sanatın büyülü dünyasıyla dolu bir masal anlatıldı. Orhan Veli'nin dizelerindeki derin anlamlar, sahnede yeniden hayat buldu ve izleyicilerin ruhlarında sonsuza kadar yaşayacak bir iz bıraktı.
  • 3 Mart Pazar günü de "Bremen Mızıkacıları" ile yeni bir projeye daha imza attı. Bu büyülü perde, sanatseverlerin ruhunu sararken, Aspera Sahne'nin heyecanı da doruklardaydı.
  • Sahne, adeta şeker gibi tatlı bir düş gibi süslenmişti. Renklerin dansıyla, dekorun yaratıcılığıyla, Aspera Sahne'nin sahnesi, sadece gözleri değil, ruhları da şenlendiren bir manzaraydı. Minimalist dokunuşlarla bezeli dekorlar, çocuk oyunlarına pedagojik bir derinlik katan Aspera Sahne'nin özgün imzasını taşıyordu. Müzikler ise adeta masalın kalbinde atıyordu. Aspera Sahne'nin usta Müzik Direktörü Ali Likoğlu'nun ellerinden çıkan bu melodiler, izleyicilerin ruhunu bir serüvene davet ediyor, oyunun keyfini kat kat artırıyordu. Sahnedeki karakterler, sadece eğlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda çocuklara hayatın inceliklerini öğreten, onları keşfetmeye teşvik eden birer kılavuzdu.
  • Yönetmen Eray Soykan'ın sözleri ise oyunun ruhunu en iyi şekilde yansıtıyordu. Her bir çocuğun, birer birey olarak değerli olduğunu vurgulayan Soykan, Aspera Sahne'nin oyunlarında çocuklara bu bilinçle yaklaştıklarını belirtiyordu. Sahnedeki masalın gerçekliğini koruyarak, çocukların hayal gücünü desteklemeyi ve onların potansiyellerini keşfetmelerine olanak sağlamayı amaç edinmişlerdi.
  • "Bremen Mızıkacıları" oyununun sahnelediği bu masal macerası, şimdi Bursa'da devam ediyordu. Aspera Sahne, tüm çocukları ve yetişkinleri bu büyülü serüvene katılmaya davet ediyordu. Eğer siz de bir kediye sarılmak, bir köpeği sevmek istiyorsanız, Aspera Sahne'nin kapıları sizin için sonuna kadar açıktı. Çünkü Aspera Sahne, sadece bir tiyatro değil, hayallerin gerçek olduğu, masalların canlandığı bir dünyanın kapılarını aralayan bir anahtardı.
  • Aspera’nın isminden proje haline gelmesinin arkasında ise arkadaşları kadar sahnede görünmese de tiyatro aşığı bir kadın vardı;  Deniz Geniş. 
  • Yolunuz açık olsun. Bol şanslar. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder