SESSİZ SALGIN: KADINA ŞİDDET

HER 3 KADINDAN BİRİSİ ŞİDDETE MARUZ KALIYOR

736 MİLYON KADIN YAŞAMLARI BOYUNCA ŞİDDETE MARUZ KALIYOR

KADINA ŞİDDET DÜŞÜK VE ORTA GELİRLİ ÜLKELERDE YAYGIN: YÜZDE 37

GÜNEY ASYA, SAHRA ALTI AFRİKA'DA ORAN YÜZDE 51

NEVİN BİLGİN

Kadına yönelik şiddet dünya genelinde yıkıcı bir sorun olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) raporuna göre, her üç kadından biri, yani yaklaşık 736 milyon kadın, yaşamları boyunca şiddete maruz kalıyor. 

Özellikle genç kadınlar bu şiddet türlerinden en çok etkilenen grupta yer alıyor. 15-24 yaş arasındaki genç kadınların dörtte biri, partnerlerinden fiziksel ya da cinsel şiddet görüyor.

Şiddetin en yaygın biçimi, kadının yakın partneri tarafından uygulanan şiddet olarak öne çıkıyor ve dünya genelinde 641 milyon kadını etkiliyor. 

CİNSEL İSTİSMAR YETERSİZ RAPORLANIYOR

Bunun yanı sıra, birçok kadın, partneri dışında kişiler tarafından da cinsel saldırıya uğruyor. Ancak cinsel istismarın yetersiz raporlanması nedeniyle gerçek rakamlar bilinemiyor.

COVİD ŞİDDETİ ARTIRDI

COVID-19 pandemisi, kadınlara yönelik şiddeti daha da kötüleştirdi. Pandemi sürecinde uygulanan sokağa çıkma yasakları ve hayati destek hizmetlerindeki aksaklıklar, kadınların şiddete maruz kalma oranlarını artırdı. Bu "gölge pandemi," kadınların evlerinde daha savunmasız hale gelmesine neden oldu. Bu süreçte yardım hatlarına, polise ve sağlık çalışanlarına yapılan başvurularda artış gözlemlendi.

DÜŞÜK VE ORTA GELİRLİ ÜLKELERDE YAYGIN

Kadına yönelik şiddet, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde daha yaygın. Bu ülkelerde yaşayan kadınların yaklaşık %37’si yaşamlarının bir döneminde partnerlerinden şiddet görüyor. Bu oran, Okyanusya, Güney Asya ve Sahra Altı Afrika gibi bölgelerde daha da yüksek, %51’e kadar çıkabiliyor.

FİZİKSEL VE RUHSAL ETKİLERİ NESİLLERİ DE ETKİLİYOR

Şiddetin kadınlar üzerindeki etkileri fiziksel ve ruhsal sağlığın yanı sıra sosyal yaşamlarını da derinden etkiliyor. Yaralanma, depresyon, anksiyete gibi psikolojik sorunlar, istenmeyen gebelikler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi birçok olumsuz sonuçla karşılaşabiliyorlar. Bu etkiler, şiddet sona erdikten sonra bile yıllar boyunca sürebiliyor.

GÜÇLÜ YASAL DÜZENLEME ŞART

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için sistematik eşitsizliklerle mücadele edilmesi gerekiyor. Toplumların bu sorunu çözmek için cinsiyet ayrımcılığına karşı daha katılımcı ve kararlı politikalar geliştirmesi şart. 

DSÖ, cinsiyet eşitliğini teşvik eden, eğitim müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliği konularını dahil eden ve şiddete karşı çıkan güçlü yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguluyor.

kaynak: 

https://www.who.int/news/item/09-03-2021-devastatingly-pervasive-1-in-3-women-globally-experience-violence