MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ'IN KARDEŞİ TURAN İTİL'İN YAPTIĞI BİLİMSEL ÇALIŞMALAR NEYDİ VE CIA'NIN MK-ULTRA PROJESİ İLE İLGİSİ VAR MIYDI?
MK-ULTRA PROJESİ NEYDİ?
CIA'NIN YILLAR SONRA YAYINLADIĞI BELGEDE NE VARDI?
CIA FALİYETLERİ KOMİSYONUNDA NE OLDU?
NEVİN BİLGİN
Türkiye'nin ve dünyanın önemli sümerologlarından Muazzez İlmiye Çığ'ın psikiyatrist kardeşi Turan İtil'in 1980 darbesi sırasında bir grup psikiyatristle birlikte yürüttüğü çalışmalar ve CIA'nın psikiyatrik deneylerine ilişkin iddialar yeniden gündeme taşındı.
Peki yürütülen psikiyatrik çalışma neydi? CIA ile bağlantısı var mıydı? Yürütülen MK-ULTRA'nın içeriği neydi? CIA'nın yıllar sonra bu konuda yayınladığı döküman neydi?
Türkiye'de de Turan İtil'in darbe döneminde yaptığı çalışmalar yıllardır tartışmalı halini koruyor. İtil, 1950'lerde Almanya'da eğitim gördükten sonra, 1963 yılında ABD'ye giderek Missouri Psikiyatri Enstitüsü'nde çalışmaya başlamıştı. Özellikle 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında, Türkiye'de akıl hastalıklarının tedavisi ve ilaç geliştirme adı altında yapılan tartışmalı deneylerin içinde yer aldığı iddiaları bulunmaktadır. Bu iddialar, darbe sonrası dönemde insan hakları ihlallerinin yaygın olduğu bir atmosferde büyük yankı uyandırmıştır.
Ancak tartışmalar zaman zaman gündeme gelse de İtil'in yaptığı bilimsel çalışmalarla ilgili iddialar zaman zaman gündeme geldi. Ancak deneylerin CIA'nin MK-ULTRA projesiyle ilgisinin olup olmadığı kesinlik kazanmadı.
1950'de başladı, 1973'e kadar sürdü
MK-ULTRA, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) tarafından 1950'lerin başında başlatılan ve 1973'e kadar süren bir zihin kontrolü ve kimyasal sorgulama programıydı. Proje, özellikle Soğuk Savaş döneminde, düşman ajanları üzerinde kontrol sağlama ve sorgulamaları kolaylaştıracak yöntemler geliştirmeyi amaçladı. Bu süreçle ilgili etik tartışmalar yapıldı.
CIA'nın yaptığı proje, zihin kontrolü ve bilinçaltı manipülasyonu gibi konuları araştıran gizli bir programdı ve LSD gibi psikoaktif maddeler kullanarak evsizler ve akıl hastaları üzerinde izinsiz deneyler yapıldığı iddia edildi.
Projenin Amacı ve Yöntemleri
MK-ULTRA, insanların zihinsel durumlarını ve davranışlarını manipüle etmek için çeşitli deneyler gerçekleştirdi. Bu deneylerle ilgili şu iddialar gündeme geldi:
Psikoaktif maddeler: Özellikle LSD gibi halüsinojenler, zihin kontrolünü sağlama aracı olarak test edildi.
Hipnoz ve duyusal yoksunluk: Deneklerin iradelerini kırmak ve beyin fonksiyonlarını değiştirmek amacıyla uygulandı.
Elektroşok terapileri ve izolasyon: Denekler üzerinde yoğun stres yaratarak bilinçaltına erişme teknikleri denendi.
Manipülatif sorgulama teknikleri: Bilinçli rızaları olmadan bireyler üzerinde kimyasal ve psikolojik etkiler denendi.
Bu çalışmalar, habersiz deneklerin, çoğu zaman sıradan vatandaşların, hatta üniversite öğrencilerinin, bilgi ve rızası olmadan üzerinde yapıldığı iddia edildi.
Projenin İfşası ve Tepkiler
MK-ULTRA, ilk kez 1975 yılında ABD Kongresi tarafından düzenlenen Kilise Komitesi ve Rockefeller Komisyonu oturumlarıyla geniş kamuoyunun bilgisine sunuldu. Araştırmalar, projenin hem ABD'de hem de Kanada'da çeşitli kurumlar ve üniversiteler aracılığıyla gerçekleştirildiğini ortaya koydu. Bu süreçte:
Deneylerde etik dışı yaklaşımlar: LSD gibi maddelerin farkında olmayan bireylere verilmesi en çok tepki çeken uygulamalardan biriydi.
Belgelerin yok edilmesi: Projeyle ilgili birçok belgenin imha edildiği iddia edildi. Bu durum, projeye dair birçok bilginin günümüze ulaşamamasına neden oldu.
MK-ULTRA'nın Mirası
Proje, zihin kontrolü ve etik dışı deneyler konusundaki tartışmaların odak noktası haline geldi. MK-ULTRA'nın temel hedeflerinden biri olan "kontrol edilebilir birey" yaratma çabası, bilim ve insan hakları alanlarında büyük tepki topladı.
Günümüzde MK-ULTRA, hükümetlerin gizli projelerde etik sınırları nasıl ihlal edebileceğini gösteren bir örnek olarak anılmaktadır. İnsan haklarına yönelik bu tür ihlallerin yeniden yaşanmaması için daha şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı talep edilmektedir.
Rockefeller Komisyonu
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı'nın Amerika Birleşik Devletleri'ndeki CIA Faaliyetleri Komisyonu, daha çok Rockefeller Komisyonu olarak bilinir. 1975 yılında Başkan Gerald Ford tarafından kurulmuştur ve Başkan Yardımcısı Nelson Rockefeller tarafından yönetilmiştir. Komisyonun amacı, CIA'nin ve diğer ABD istihbarat teşkilatlarının yurtiçindeki faaliyetlerini araştırmaktır.
Rockefeller Komisyonu, özellikle CIA'nin yasadışı yerel faaliyetleri hakkında bilgi vermiştir. Bu faaliyetler arasında, CIA'nin ABD vatandaşları üzerinde izinsiz deneyler yapması ve yerel muhalif grupları gözetlemesi yer alır. Komisyon, CIA'nin zihin kontrol programı olan MK-ULTRA'yı da açıklamıştır.
Komisyonun çalışmaları, kamuoyu ve medya tarafından yakından izlenmiş ve raporları "aklama" olarak eleştirilmiştir. Ancak, Komisyon'un bulguları daha sonra Meclis ve Senato tarafından yapılan daha kapsamlı soruşturmalara da dahil edilmiştir. Bu soruşturmalar, CIA'nin ve diğer istihbarat teşkilatlarının faaliyetlerinin daha geniş kapsamlı bir şekilde incelenmesine yol açmıştır.
Kaynakça:
https://serbestiyet.com/yazarlar/peki-turan-itil-abdden-neden-turkiyeye-donmustu-188105/?form=MG0AV3
https://www.cia.gov/readingroom/document/06760269?form=MG0AV3 (CIA döküman linki)
https://evrimagaci.org/mkultra-projesi-nedir-cia-tarafindan-yurutulmus-sira-disi-deneyler-950?form=MG0AV3
https://en.wikipedia.org/wiki/MKUltra?form=MG0AV3
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder