9 Şubat 2025 Pazar

 "Nietzsche Ağladığında" Filmi Üzerine


Nevin Bilgin

Irvin D. Yalom’un aynı adlı romanından uyarlanan Nietzsche Ağladığında, 19. yüzyıl Viyana’sında geçmekte.

Felsefeci Friedrich Nietzsche’nin fikir dünyasını anlatan bir yapım. Film, Nietzsche’nin psikolojik çöküşü ile dönemin ünlü doktorlarından Josef Breuer arasındaki ilişkiyi merkeze alıyor. 

Filmde, Lou Salome’nin aracılığıyla psikiyatrist Breuer’in karşısına çıkan Nietzsche, kendini ifade etmekte zorlanan, fakat içinde büyük bir felsefi derinlik taşıyan bir figür olarak betimleniyor. Breuer’in onu tedavi etmeye çalışırken, aslında kendi hayatını ve inançlarını sorgulamaya başlıyor.



Üstinsan (Übermensch) ve Bireysel Dönüşüm

Nietzsche’nin en bilinen kavramlarından biri olan Übermensch (Üstinsan), bireyin toplumun dayattığı değerlerden bağımsız olarak kendi anlamını yaratmasını ifade eder. 

Filmde Nietzsche’nin Breuer ile olan diyalogları, hem Nietzsche’nin hem de Breuer’in kendi içsel dönüşümleri ele alınıyor. Breuer’in başlangıçta hasta olarak gördüğü Nietzsche, zamanla ona yaşamın ve acının doğası üzerine derin dersler vermeye başlar.

Acı ve Güç İlişkisi

Nietzsche’nin “Beni öldürmeyen şey, beni güçlendirir” sözü, film boyunca yankılanan temalardan birisini oluşturuyor.

Breuer’in kendi hayatında bastırdığı duygular, Nietzsche’nin keskin analizleriyle ortaya çıkıyor. Film yalnızca Nietzsche’nin psikolojik durumu üzerine değil, aynı zamanda insanın acıyla başa çıkma yöntemleri ve anlam arayışını sorguluyor.

Nietzsche’ye göre, acı ve sıkıntılar insanın büyümesini sağlayan unsurlar. Film, bu fikri dramatik sahneler ve karakterler arasında işliyor.

Psikanalizin Doğuşu ve Freud’un Rolü

Filmde, genç Sigmund Freud da hikâyeye dahil ediliyor. Freud, Breuer’in öğrencisi ve dostu olarak filmde yer alııyor. Breuer’in Nietzsche ile olan deneyimlerinden etkilendiği görülüyor. Film boyunca, Freud’un hem Breuer hem de Nietzsche ile olan konuşmaları, bilinçaltı ve insan psikolojisi üzerine tartışmalar içeriyor. Bu sahneler, Freud’un daha sonra geliştireceği psikanalitik kuramlara da gönderme yapıyor.

Nietzsche’nin bireysel özgürlük ve ahlak anlayışı, Freud’un bilinçaltı ve içgüdülerle ilgili teorileriyle çarpışır. Bu diyaloglar, iki düşünürün farklı bakış açılarını ortaya koyarken, izleyenlere de analiz imkanı sunuyor. Freud’un Breuer ile yaptığı konuşmalar ise, Breuer’in Nietzsche’den etkilenme sürecini anlamamız açısından önem taşıyor. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder