NEDEN CRUISE GEMİLERİ KKTC’YE UĞRAMIYOR?
limanlar foto: kitaplimanı.com
Nevin BİLGİN
Her yaz sosyal medyada aynı görüntüler dolaşıyor: dev cruise gemileri Ege’de bir limana yanaşıyor, turistler deniz taksileriyle adalara taşınıyor. Ardından gelen fotoğraflar hep aynı: masada euro ile satılan balık, salata, birkaç meze; arka planda mavi-beyaz boyalı evler, dar sokaklarda yürüyen turist kafileleri…
Ama nedense bu dev gemiler hiçbir zaman Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne uğramıyor. Oysa KKTC’de oteller var, alışveriş merkezleri var, limanlar var. Üstelik Yunan adalarının çoğunda cruise gemileri limana yanaşamazken, küçük teknelerle kıyıya çıkarılır yolcular. Yani teknik imkân açısından da Kıbrıs’ta büyük bir eksik yok.
Peki neden? Neden Girne limanına ya da Gazimağusa’ya bir cruise gemisi yanaşmaz? Neden Türk turistler bile Yunan adalarına yönelirken KKTC rotaya eklenmez? Neden Avrupalı turistler Santorini’den, Rodos’tan, Mikonos’tan fotoğraf paylaşırken Kıbrıs’ın kuzeyinde çekilmiş kareleri göremeyiz?
Aslında yanıt, sadece turizm politikalarında değil, siyasal gerçekliklerde gizli. KKTC’nin uluslararası tanınmaması, limanlarının ve havaalanlarının doğrudan uçuşlara kapalı olması, gemi rotalarını belirleyen büyük şirketlerin tercihlerine doğrudan yansıyor. Resmî anlaşmalar, liman kayıtları, sigorta ve ticari güvence konuları KKTC’nin dışlanmasının temel sebebi. Yani mesele sadece “neden uğramıyorlar?” sorusundan ibaret değil, “uluslararası görünmezlik” gerçeğiyle de ilgili.
Ama başka bir yönü daha var: pazarlama. Bugün Yunan adalarının restoranlarında euro ile ödenen o balık-salata menüleri aslında Kuzey Kıbrıs’ta çok daha ucuz, çok daha bereketli. Meze kültürü, deniz ürünleri, deniz kıyısındaki masalar, tarihi dokular… KKTC bu açıdan daha fazlasını sunabilir. Ama fark şu: Yunan adaları kendini bir “hikâye” olarak pazarlıyor. Kültür, nostalji, romantizm… KKTC ise bu hikâyeyi yeterince anlatamıyor.
Kısacası mesele hem siyasal hem de kültürel: Cruise gemilerinin uğramadığı bu topraklar, aslında uğranılsa doyumsuz deneyimler sunabilecek bir potansiyele sahip. Belki de en büyük eksiklik, KKTC’nin kendi hikâyesini dünyaya anlatacak güçlü bir turizm vizyonu yaratamaması.
Bugün sorulması gereken asıl soru şu:
Ege’nin adalarına her yaz binlerce turist taşıyan cruise gemileri, neden Girne’nin limanına bir kez olsun uğramıyor?
Ambargo: Limanların Siyasi Karanlığı
Türkiye’nin sadece 64 deniz mili uzağında, Doğu Akdeniz’in kalbinde yer alan KKTC limanları—özellikle Gazimağusa ve Girne—uluslararası deniz ticaretinde potansiyel merkezler. Gazimağusa Limanı, her türlü gemi türüne hizmet verebilecek kapasitededir; Girne ise Ro-Ro taşımacılığı ve deniz turizmi bakımından önemli bir destekçidir. Tersaneler de bakım-onarım ve yeni gemi inşasında bölgenin önemli noktalarıdır. Ancak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin uyguladığı tek taraflı ambargo, bu limanları uluslararası taşımacılıktan fiilen izole ediyor. Bazı gemiler bu limanlara uğradıklarında, Rum tarafına da uğramak durumunda kaptanları alıkonulmakla karşı karşıya kalabiliyor. Bu nedenle birçok uluslararası yük taşıma firması rotasını değiştirmeyi seçiyor.
Maliyetler Uçuyor: İthalat ve İhracat Çarpıtılıyor
Ambargo etkisiyle yük taşımacılığı yapan firmalar, KKTC limanlarına uğramak yerine Türkiye üzerinden dolaylı yollarla gönderi yapmak zorunda kalıyor. Bu da navlun (taşıma) fiyatlarını katlıyor; lojistik maliyetleri adeta iki katına çıkarıyor. Ayrıca sefer sayısının kısıtlı olması termin sürelerini uzatıyor, yatırımcısının kabusu haline geliyor
Resmi Tanınmama: Havaalanında Bile Yetki Kısıtı
Ercan Havalimanı bile uluslararası uçuşlara kapalı. Sadece Türkiye üzerinden dolaylı bağlantılara izin veriliyor. Bu, KKTC’nin turizm ve ticaret alanında uluslararası görünürlüğünü kısıtlıyor
Kültürel Eksiklik: “Girişimci Hikâye” Anlatılamıyor
Yunan adalarının sahillerinde oturup euroyla çok maliyetli bir meze tabağına bakan turistler, Kuzey Kıbrıs’ta çok daha uygun fiyatlara, daha zengin bir menü deneyimi yaşayabilirler. Deniz ürünleri, tarihi doku, alışveriş, kültür… Ama bu tablo yeterince pazarlanamıyor. Çünkü görünürlük yok.
Yemek fiyatları Yunan Adaları ve KKTC Fiyatları
Karşılaştırmalı Tablo (1 € ≈ 50 ₺)
Bölge | Menü Türü | Kişi Başı (₺) |
---|---|---|
Yunan Adaları | Ekonomik öğün | 500–750 ₺ |
Yunan Adaları | Orta seviye akşam yemeği | ~1 250 ₺ |
Yunan Adaları | Günlük yemek bütçesi | ~4 050 ₺ |
KKTC | Kahvaltı | 350–500 ₺ |
KKTC | Öğle veya akşam yemeği | 500–1 000 ₺ |
KKTC | Günlük harcama (ekonomik) | ~1 200 ₺ |
KKTC | Günlük harcama (konforlu) | ~2 500 ₺ |
Kaynakça:
https://turkdeniz.com/kktcdeki-liman-ve-tersanelere-uygulanan-ambargo-nedeniyle-lojistik-maliyetleri-iki-kat-artti
https://en.wikipedia.org/wiki/Economy_of_Northern_Cyprus
https://www.freightos.com/freight-blog/freight-rates-and-quotes/shipping-delays-and-cost-increases/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder