AFRİKA'DA ÇİN GÖLGESİ
BORÇ TUZAĞI MI, YATIRIM FIRSATI MI
ÇİN'İN AFRİKA'DAKİ TOPRAĞI YÜZDE 7
NEVİN BİLGİN
Afrika kıtası, geniş doğal kaynakları, hızla büyüyen nüfusu ve ekonomik potansiyeli ile küresel güçlerin dikkatini her zaman çekti. Ancak son yıllarda bu ilgiyi en çok gösteren ülke Çin oldu. Dev altyapı projeleri, maden sahalarına yapılan yatırımlar ve arazi kiralama anlaşmalarıyla Çin, Afrika’da sessiz fakat etkili bir hakimiyet kuruyor. Peki, Çin’in kıtadaki genişleme stratejisi ne anlama geliyor?
Afrika’nın Toprakları Kime Ait?
Afrika kıtasının toplam yüz ölçümü yaklaşık 30 milyon kilometrekare. Bunun içinde Çin’in doğrudan sahip olduğu veya uzun vadeli kiraladığı arazilerin toplamı 465.000 kilometrekareye ulaşmış durumda. Bu, Afrika’nın kara yüz ölçümünün yaklaşık %7’sine denk geliyor. Ancak burada önemli olan sadece rakamlar değil; bu toprakların nasıl ve neden alındığı.
Çin, özellikle tarım ve madencilik sektörlerinde kullanmak üzere büyük ölçekli arazi kiralama ve satın alma anlaşmalarına imza atıyor. Sudan’da geniş tarım arazilerini kiralayan Çinli şirketler, burada ürettikleri gıda ürünlerini iç pazara yönlendiriyor. Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde ise Çin, devasa bakır ve kobalt madenlerini işletme hakkı karşılığında ülkeye milyarlarca dolarlık altyapı yatırımı sağladı.
Borç Diplomasisi: Yeni Sömürgeciliğin Adı mı?
Çin’in Afrika ile ekonomik ilişkisi sadece doğrudan yatırımlarla sınırlı değil. En çok eleştirilen konuların başında, "borç diplomasisi" geliyor. Çin, altyapı projeleri için Afrika ülkelerine büyük miktarlarda kredi veriyor. Bu krediler çoğu zaman cazip faiz oranlarıyla sunulsa da, geri ödeme süreci başladığında ülkeler büyük mali sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor.
Hangi Ülkeler
Zambiya, Çin’e olan borçlarını ödeyemediği için devlet yayın kuruluşunun kontrolünü devretmek zorunda kaldı. Ülkenin en büyük havaalanı olan Kenneth Kaunda Havalimanı’nı teminat olarak göstermesi de gündeme geldi.
Cibuti, stratejik öneme sahip limanlarını Çin’e 99 yıllığına kiraladı. Ülkenin dış borcunun %82’si Çin’e ait.
Kenya, Çin’den aldığı kredileri geri ödeyemezse Mombasa’daki en büyük limanını ve maden kaynaklarını kaybedebilir.
Bu durum, Çin’in Afrika’da "borç tuzağı diplomasisi" uyguladığı eleştirilerini güçlendiriyor. Çin’in projelere yaptığı yatırımların kısa vadede ekonomik büyüme sağladığı doğru, ancak uzun vadede ülkelerin egemenliklerini tehlikeye sokan bir mekanizmaya dönüşebiliyor.
Kritik Sektörler
Çin, Afrika’daki yatırımlarını yalnızca tarım ve madencilikle sınırlamıyor. Kıtada demiryolu, liman, karayolu ve enerji santralleri gibi altyapı projelerine milyarlarca dolar harcayarak ekonomik ve stratejik gücünü pekiştiriyor.
Demiryolu Projeleri: Çin, Nijerya’dan Etiyopya’ya kadar birçok ülkede yüksek hızlı tren hatları inşa etti. Ancak projelerin finansmanı Çin’den geldiği için, bu hatların işletmesi ve gelirleri uzun yıllar Çinli şirketlere ait oluyor.
Limanlar: Çin, Afrika’daki pek çok limanı ya işletiyor ya da inşa ediyor. Cibuti, Kenya ve Tanzanya gibi ülkelerdeki liman projeleri, Çin’in küresel ticaret rotalarını güvence altına almasına yardımcı oluyor.
Madenler: Çin, Afrika’daki bakır, kobalt, nikel ve lityum rezervlerinin büyük bir kısmına sahip. Bu metaller, Çin’in teknoloji ve enerji sektörleri için hayati önem taşıyor.
Afrika İçin Tehdit mi, Fırsat mı?
Afrika’nın Çin ile ilişkisi birçok açıdan fırsatlar sunuyor. Kıtadaki altyapı yatırımları, uzun yıllardır Batılı güçlerin ihmal ettiği bir boşluğu dolduruyor. Afrika ülkeleri için Çin, Batı’dan farklı olarak kredi verirken siyasi koşullar dayatmayan bir ortak olarak görülüyor.
Ancak bu ilişkinin uzun vadeli sonuçları belirsiz. Çin’in ekonomik hâkimiyeti, birçok Afrika ülkesini borç sarmalına sokuyor ve siyasi bağımsızlıklarını tehlikeye atıyor. Birçok Afrikalı, Çin’in kıtaya yatırım yapmasını modern bir sömürgecilik biçimi olarak yorumluyor.
Çin’in Afrika’daki varlığı bir yandan ekonomik kalkınma için bir fırsat yaratırken, diğer yandan kıtadaki ülkeler için önemli bir bağımsızlık sınavına dönüşmüş durumda. Afrika, Çin ile olan ilişkisini dikkatle yönetmezse, uzun vadede kendi topraklarında bir misafir konumuna düşebilir.
Kaynakça:
https://issafrica.org/iss-today/high-cost-of-having-china-as-africas-partner-of-choice?form=MG0AV3&form=MG0AV3
https://issafrica.org/iss-today/high-cost-of-having-china-as-africas-partner-of-choice?form=MG0AV3&form=MG0AV3
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/422194
https://www.aa.com.tr/tr/analiz-haber/afrikada-cin-in-yukselisi-ve-stratejik-hedefleri/1240987
https://tasam.org/Files/Icerik/File/%C3%87in'in_Afrika_K%C4%B1tas%C4%B1nda_Artan_Etkinli%C4%9Fi_pdf_7adb6708-1736-410a-a6a4-9e51f34ab2bc.pdf
https://kriterdergi.com/dis-politika/cinin-afrika-ile-iliskilerindeki-dinamikler
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/cin-afrika-zirvesi-ve-afrikada-artan-cin-hegemonyasi/769793
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder