MUTLULUK HEP NEDEN YARIN?
Nevin BİLGİN
Otobüslerde, metrolarda, dolmuşlarda, taksilerde…
Marketlerde, pazarlarda, okullarda, işyerlerinde, hastanelerde…
Sokaklarda, kaldırımlarda, eğlence mekânlarında bile insanlar mutsuz. Yüzler hep asık. Özellikle sabahın erken saatlerinde işe, okula ya da çözülmesi gereken işlerin peşine düşenlerin bakışlarında aynı isteksizlik var. Gitmek istemeyen bedenler, zorunluluktan yürüyen ayaklar…
Çünkü insanlar işe ya da okula gitmek için değil, iyi bir yaşam arayışıyla yola çıkıyorlar. Ama iyi yaşam, hep sonraya ertelenen bir vaat. Bir gün rahat etmek için bugün katlanılan sıkıntılar… Çalışmak, kazanmak, beklemek…
Oysa iyi yaşam, insanın yapmak zorunda olduklarını değil, yapmak istediklerini yapabilmesi değil mi?
Belki de bu yüzden, insanlık yüzyıllardır zengin olup çalışmamayı, hiç çalışmadan bolluk içinde yaşamayı hayal ediyor.
Cennet'te çalışmak yok
Öteki dünya inancında bile cennet, çalışmanın olmadığı, sadece huzurun olduğu bir yer olarak resmedilmiyor mu? Peki, gerçekten istediğimiz hayatı yaşayabilsek, bu kadar asık suratlı olur muyduk? Kim bilir…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder